"Komünizm, birilerinin pratiğe koyacağı ya da o birilerinin, başka birilerini pratiğe koymaya sevkedeceği bir program değil, bir sosyal harekettir. Teorik komünizmi geliştiren ve savunanlar, daha net bir anlayışın ve daha derli toplu bir ifade edişin ötesinde, diğerlerinin üzerinde herhangi bir avantaja sahip değillerdir; teoriyle özel olarak ilgilenmeyen herkes gibi, onlar da, komünizme pratikte ihtiyaç duyarlar. Herhangi bir ayrıcalığa sahip olmadıkları gibi, gelecekte ortaya çıkacak devrim hakkındaki bilgiyi taşımakta da değillerdir; öte yandan, tavırlarını açıklarken "lider" olarak görülme korkusuna da kapılmazlar. Diğer bütün devrimler gibi, komünist devrim de, yaşam koşullarına ilişkin gerçekten ihtiyacı duyulan şeyleri üretir. Sorun, varolan tarihi harekete ışık tutmaktır."

Esas olarak Fransızca yazılmış, daha sonra İngilizceye çevrilmiş bu kitabı Türkçeye de çevirmemizin ve Sel Yayınları aracılığıyla bastırmamızın nedeni, onun, dünyanın birçok yerindeki devrimcilerin pratik deneyimlerinin, tarihi araştırmaların ve fikirlerin yoğrulmasından meydana gelen komünist teorinin temel önermelerini net ve özlü bir biçimde açıklamasıdır. Kitap, kısmen, komünist toplumun ne olduğunu (ve belki daha da önemlisi, ne olmadığını) açıklamaktadır. Kısmen de, komünizmi, varolan toplumun içinde ve ona karşı bir sosyal hareket olarak ele almaktadır.

"Komünizm" sözcüğünden irkilenler olacağını biliyoruz. Komünizm, Gulak anlamına gelmiyor mu? Bir başkaları da – onlar da Komünizmin Gulag anlamına geldiği kanısındadırlar, ama onlara göre Gulag, insanlığın başarılarının zirve noktasıdır – bizim çeşitli "Komünist" Partilerin tarihini yazdığımızı düşünerek kendilerinin bulunduğu yerin haklılığını teslim edeceğimizi umut edeceklerdir.

Ne var ki, biz "komünist" ve "komünizm" sözcüklerini, Ondokuzuncu ve Yirminci Yüzyıllarda Marx, Johan Most, William Morris, Sylvia Pankhurst ve İspanya'daki anarşist-komünistlerin en radikal unsurlarının kullandıkları anlamda ve onlarla bir tarihi devamlılık içinde kullanıyoruz. Aynı zamanda biz, Yirminci yüzyılda "komünist" adını alan kapitalist partilerle hiçbir ortak yanımız olmadığını da netleştirmek istiyoruz. Bu partiler ve devletler, dünyanın belli bölgelerinde, geleneksel Batı Avrupa tipi burjuvazisinin kendi görevini yerine getirmek için çok zayıf olması nedeniyle, kapitalist ekonomiyi geliştirmenin araçları olmaktan başka hiçbir şey ifade etmezler. Bu vesileyle, tüm Stalinist, Maoist, Marxist- Leninist, Troçkist ve Guevarist partilere ve onların çanak yalayıcılarına karşı olduğumuzu ilan ediyoruz. Bize göre komünizmin anlamı, ücretli emeği, tüm devletleri, tüm ulusları yıkmak ve dünya çapında bir insan cemaati yaratmaktır.

İçindekiler'e Bakınız

Antagonism'e Geri Dön 1