|
MERHABA
İbrahim Baytak
SAYIN BAŞKAN
Yağmur suyu kanallarını yapıyorsunuz çok güzel. Ancak Kanalların kotu İlçe
Milli Eğitim Müdürlüğünden sonra yükseliyor. Yollar doldurulup, kot
yükseltilecek. Fakat bu durumda karşı tarafın kaldırımları da yükselecek
demektir. İşyerlerinin zeminleri aşağıda kalacak. Uyarlar mağazasının
olduğu yer yüksek. Orman işletmesinin olduğu yerde de duvar var. Petrolün
olduğu yer, Petek birahaneleri, meydan restoran, İzmir garajının oradaki
dükkanlar çukurda kalmayacak mı? Her yağmurda işyerlerini su basmaz mı?
Kanalların karşısına OTOPARK için cepler yapılacak. Kaldırımın kenarındaki
çam ağaçları ne olacak? Sökülecek mi?
OTOPARK için yapılan CEPLERE araçlar sığmıyor. Tamamlanan ve kullanılmaya
başlayan bankalar caddesi ve Mustafa Yazıcı caddesine bir bakın. Bırakın
uzun araçları küçük bir otomobil bile CEPLERE sığmıyor. Ön tekerlekler
kaldırıma çıkıyor, kaldırımlardan geçilemiyor. Uzun araçlar böyle yapsalar
bile yine yola taşıyorlar. Mahalle aralarındaki yollarda da kaldırımlar
genişletilip yollar daralıyor. İki araç geçemeyecek, büyük kamyonların
giremeyeceği kadar dar yollar var. Tek yönlü dönüşlerde yol o kadar dar
yapılmış ki sanki insanların şoför olarak ustalığı denenecek. Üstelik bazı
mahalle arasındaki yollarda kaldırımların bu kadar geniş yapılmasına hiç
gerek yok. Acaba kaldırımların bu kadar geniş tutulmasının nedeni esnafın
yararlanması için mi? Çünkü devamlı işyeri, kahvehane, bakkal olan
sokaklarda insanlar özellikle bayanlar zaten kaldırımdan gidemiyor.
Kaldırımları esnaf kullanıyor. KALDIRIMLAR ENGELLİ ARAÇLARI nasıl inip
çıkacak? Bunlar söyleniyor ama yapılmıyor.
Sayın başkanım. Projeyi kim nasıl yaptı bilmiyorum? Maliyeti ne kadar
bilmiyorum. Ama çok para harcandığı kesin. Bu işler bitip sonradan
kullanılamazsa, trafik rahatlayacağına daha da sıkışırsa nasıl çözüm
bulunacak? Yapılan bu kadar masraf, çekilen bu kadar eziyetin sorumlusu
kim olacak? Yarın projeyi şu kurum yaptı bende uyguladım diyerek
sorumluluktan kurtulabilecek misiniz?
Sayın Başkan inanın bir çok kimse yapılan bu yol ve kaldırımlara akıl
erdiremiyor, kullanımın daha iyi olacağına inanamıyor. Herkes
kaldırımların neden çok geniş, yolların dar olduğuna aklı ermiyor. GÜZEL
Mİ OLDU? Diye sorduğunda genelde "İYİ OLDU DİYEN YOK. BİTSİNDE GÖRELİM"
diyorlar. Mahalle arası yolların neden tek yönlü olduğuna kimsenin aklı
ermiyor. Mahalle arasındaki yollar o kadar dar oldu ki yol kenarına araç
konulması mümkün değil. Ancak OTOPARK için yapılan CEPLER o kadar yetersiz
ki vatandaş aracını nereye park edecek akıl sır erdiremiyor.
Lütfen yapılan yerleri bir gezin. Kullanılmaya başlanan cadde ve sokakları
bir görün. Uygun olmayan bir durum gördüğünüzde şimdiden tadilat yaptırın.
Yarın müteahhit işinin bitirir geçici de olsa teslimatı yapar gider. Ona
bir şey diyemezsin. Dense de "BEN PROJEYE GÖRE YAPTIM" diyecektir.
Yıllarca acıyı hepimiz çekeriz. Siz de vicdan azabı çekersiniz.
ŞEHİR PARKI
Bir çok ilçede hatta kasabada merkezlerde şehir parkları var. Ağaçlıklı,
her tarafı yemyeşil, yerler çimenlik, deresi, derenin üzerinde ahşap
köprüleri, gölü, bu gölde balıklar ve çeşitli kuşlar var. İçinde çay
bahçeleri, çocuklar için oyun alanları, dinlenme yerleri olan parklar.
Bergama'mız da ise böyle bir park yok. Şehir imar planı yapılırken de
düşünülmemiş. Bir çamlı parkımız vardı şimdi sadece çekirdek yenilip gelen
geçene bakılıyor. Çay bahçelerine kimler gidiyor, bilen bilir. Çakıl park,
Bergama spor parkı sadece oturmak, gelen geçene bakmak ve oyun oynamak
için. Başka il ve ilçelerde olduğu gibi şehir merkezi olmasın razıyız
böyle bir parkımız neden yok? Örneğin Tekstil fabrikasının güney kısmına
olamaz mı? Denecek ki Kozak tarafında piknik yerleri var. Böyle piknik
yerleri başka yerlerde de var ama oralarda yine de şehir parkları
yapılmış. Bizim gelmiş geçmiş ve kendinin çok başarılı olduğuna inanan
fakat sadece yolları kazıp yeniden yapan belediye başkanlarımızın
kulakları çınlasın.
5126 DOLAR
2006 yılında ülkemizde kişi başına gelir 5216 dolara çıkacakmış. Demek ki,
kişi başına yaklaşık 7.000 YTL (7 milyar TL) olacak. Aylık ise 583 YTL
(583 milyon TL) oluyor. Bu kişi başına olduğuna göre ve bir ailenin (hadi
3 kişi olduğunu düşünelim) aylık geliri 1.750 YTL. (1 milyar 750 milyon
TL) olması gerekir. Ama maalesef bu güne kadar olduğu gibi bu hiç
gerçekleşmeyecek. Çünkü ülkemizde gelir dağılımındaki adaletsizlik
yüzünden bu payın büyük kısmını çok az kişi alacak. Zaten zengin olanlar
daha fazla geliri düşük olanlar daha az alacak, bazılarına ise hiç
kalmayacak. Bu gün kişi başına gelir 4.000 dolar civarında olduğu
söyleniyor. Öyleyse kişi başına 3 kişilik bir ailenin aylık gelirinin en
az 1000 YTL (1 milyar TL) olması gerekir. Halbuki 2005 yılında BM rin
yapmış olduğu araştırmaya göre ülkemizde çok sayıda kişi günlük bir dolar
yani 1,360 YTL (1 milyon 360 bin TL) ile geçiniyormuş.
Gelir dağılımındaki adaletsizlik düzeltilmezse ülke zenginleşip kişi
başına gelir 20.000 dolar da olsa 2006 ve daha sonraki yıllarda da farklı
olmayacak. Vatandaş haklı olarak GELİR ARTIYOR, EKONOMİ DÜZELİYOR
DİYORSUNUZ AMA BİZE YANSAYAN HİÇBİR ŞEY YOK DİYE SIZLANIYOR.
|
ismetbaytak@hotmail.com
ismetbaytak@kuzeyege.net
bergamaturkey@yahoo.com
kuzeyege@yaoo.com
|