DİKİZ AYNASI

İrfan KESKİN
 

BUNUN DA BEDELİ OLUP HESABI VERİLMELİ

Sevgili Dostlar bir sorumsuzluğun, bir rezaletin uzantıları özellikle çocuklarımızı halen daha mağdur etmeye devam ediyor. Ancak bu rezaleti yaratanlar ve çözüm bulması gereken sorumluların çalışmaları tam anlamıyla bir kaplumbağa hızıyla yürüyor. Sonuçta da olan bizim çocuklarımıza oluyor. Sanırım Bergama lisesinden bahsettiğimi tahmin etmişsinizdir.
Bir dizi sorumsuzluk ve rezaletten sonra 20 Ekim 2005 Cuma gününden bu yana (8 gün) Bergama Lisesinde eğitime ara verildi. Bu 8 günlük süre içinde de bu çocuklarımızın nerede ve nasıl eğitim göreceği konusunda da bir çözüme ulaşılamadı. Böyle giderse de sanırım daha birkaç 8 gün geçecek.
Bergama Lisesindeki bu çocuklarımızı önce İsmail Hakkı Pamukçu İlköğretim okuluna taşınması gündeme geldi. Bu okulun öğrenci ve velileri buna karşı çıkıp istemediler. Daha sonra Cemil Cana Çiçek İlköğretim okulu gündeme geldi. Bu okulun öğrenci, öğretmen ve velileri de karşı çıkıp Bergama Lisesi öğrencilerini istemediler. Hatta öğrenci velileri ve öğretmenler yüzlerce dilekçeyle kaymakamlık ve Milli eğitime itiraz başvurusu yaptılar. Daha sonra 27 Ekim 2005 Perşembe günü İzmir Valisi Oğuz Kaan Köksal Başkanlığında yapılan toplantıda Bergama Lisesinin geçici olarak Maltepe Mahallesi 100. Yıl. İlköğretim okulunun Ek binasına taşınması kararı çıkıyor. Ertesi gün yani 28 Ekim 2005 Cuma gün sabah saatlerinde 100. Yıl İlköğretim Okuluna mensup yüzlerce öğrenci, yüzlerce veli ve onlarca öğretmen ellerinde yüzlerce itiraz dilekçesiyle okullarından Kaymakamlığa doğru slogan atarak yürüyüşe geçtiler ve kaymakamlığa gelerek Bergama Lisesi Öğrencilerini okullarında istemediklerini Kaymakamlığa ve Milli Eğitime bildirerek dilekçelerini verdiler.
Kim ne derse desin ama bu istememezlikler Bergama Lisesine mensup çocuklar için Psikolojik ve moralman ciddi olumsuzluklara yol açıyor. Yazık değil mi bu çocuklara? O çocuklarda bizim çocuklarımız değil mi?
28 Ekim 2005 Cuma günü 100. Yıl İlköğretim okulu öğretmen, veli ve eyleme destek vermek için gelen eylemcilerle konuştum. Ayrıca daha önce karşı eylem yapan diğer ilköğretim okulları öğretmen, öğrenci ve velileriyle de görüştüm.
Hepsinin şikayetleri, karşı çıkış nedenleri, alternatif çözümleri neredeyse tamamen aynı idi. Kendilerince haklıydılar. Okullarında çiftli öğrenime geçildiğinde çocuklarının ders ve teneffüs sürelerinde önemli değişiklikler olacağını, okula gidiş geliş saatlerinin değişeceğini, sınıflarda öğrenim gören öğrenci sayılarının bir anda ikiye katlanacağını buda çocuklarımızın ders ve eğitim psikolojisini olumsuz yönde etkileyeceğini söylüyorlardı. Ayrıca en önemli gerekçelerden biri de 17 - 18 yaşındaki Lise son sınıf öğrencileriyle 7-8 yaşındaki ilköğretim okulu öğrencilerinin aynı sınıf, aynı kantin hatta aynı tuvaletleri paylaşacak olması çocuklarımız çok olumsuz etkileyebileceği özellikle Lise 2 ve 3. sınıfta okuyan çocuklar içinde başta sigara, küfür, argo deyimler vs. kötü alışkanlıkları olanlar olabileceğini bunların ilkokuldaki çocuklarımıza kötü örnek olabileceğini söylüyorlar.
Eğer taleplerinin kabul edilmemesi durumunda çocuklarını okula göndermeyeceklerini iddia ediyorlardı. Haksızda değillerdi yani. Gerçek Bergama Lisesi, İsmail Hakkı Pamukçu, Cemil Cana Çiçek 100. Yıl İlköğretim okulu öğretmen ve velilerin ortak görüş ve önerileriyse Eski Bergama Lisesinin iki binasının boş olduğu diğer binada yaklaşık 200 öğrencinin öğrenim gördüğü Anadolu Öğretmen Lisesi öğrencilerinin eğitim gördüğünü, Bergama İmam Hatip Lisesinin yarısının boş olduğunu öğrenci sayısının son derece az olduğunu, Anadolu Öğretmen lisesinin İmam Hatip Lisesinin bir kısmına kaydırılarak, yada İmam Hatip Lisesini Eski Bergama Lisesinin diğer boş binalarına kaydırılarak, Bergama Lisesinin, şuan ki İmam Hatip Lisesine yada eski Bergama Lisesine alınabileceğini buna da hiçbir engelin olmadığını iddia ediyorlar. Eğer doğru ise kanımca da doğru, o zaman başta sayın Valimiz Oğuz Kaan Köksal olmak üzere il ve ilçe Milli Eğitim müdürlerinin ve diğer yetkililerimizin bu inadı niye?
Bir yanda çeşitli şekilde mağdur olacaklarını iddia ederek karşı çıkan ilköğretim okulu öğrenci, öğretmen ve velileri, diğer yanda hiçbir suçu günahı olmadığı halde mağdur olan ve olmaya da devam eden Bergama Lisesi öğretmen, öğrenci ve velileri var. Bu öğretmenler, bu veliler bizim insanlarımız değil mi? Bu çocuklar bizim çocuklarımız değil mi?bunları mağdur etmeye hangi bürokratın yada hangi bürokrasinin hakkı var? Bu vebalin altında kimler nasıl kalacak? Her şeyin bir bedeli olduğu gibi bu vebalinde, bu mağduriyetinde bir bedeli mutlaka olacak. Bakalım bunun bedelini de kimler nasıl ödeyecek bekleyip göreceğiz.
İyi Günler.
 

ismetbaytak@kuzeyege.net

bergamaturkey@yahoo.com

kuzeyege@yaoo.com