|
'Emekten yana bir bütçe mümkün'
Makina Mühendisleri Odası Başkanı Emin Koramaz,
ekonominin ve kaynakların toplumsal gereksinimlere göre dağılım ve
kullanımını sağlayacak halk için bütçenin mümkün olduğunu belirterek,
"Türkiye'ye hakim olan ekonomik politika anlayışı, sürekli borç çevirmeye
yönelmekte ve yatırım eksenli büyümeyi dışlamaktadır.
Döviz-borç-faiz-bütçe açığı-istihdam azalmasının kemirdiği bir Türkiye
yaratılmıştır" dedi.
TBMM'de kabul edilen 2006 Bütçesi hakkında bir açıklama yapan Koramaz,
ortaya çıkan tablonun Türkiye'nin bir zorlu yıla daha gireceğini
gösterdiğini belirtti. Koramaz, 2006 yılı bütçesi, iç ve dış borçlar, dış
ticaret açığı, faiz dışı fazla, yatırımlardaki azalma; eğitim ve sağlık
gibi temel sosyal alanlarda yaşanan gerileme; vergi adaletsizliği ile
gelir dağılımı/bölüşüm politikalarının ülke sanayisi ve çalışanlar
aleyhine ve IMF ile Temmuz ayında yapılan anlaşmanın gereklerince
biçimlendirilmiştir" dedi.
"Faiz harcamaları yatırımların 7 katı"
Bütçe'nin önemli bölümünü faiz ödemelerinin oluştuğunu, faizlere ayrılan
payın yatırımlara ayrılan payın 7 katı olduğunu belirten Koramaz, şunları
kaydetti, "2006 yılı bütçesinde, faiz harcamaları 46 katrilyonluk payla
toplam bütçe harcamalarının yüzde 34'üne ulaşmaktadır. Toplam vergi
gelirlerinin % 45.5'i faiz harcamalarına gitmektedir. Milli gelirin yüzde
6.5'i faiz dışı fazla yaratmaya endekslenmiş bir bütçe söz konusudur.
Yatırımlara ayrılan pay yüzde 6'lara gerilemiştir. Türkiye Cumhuriyet
tarihinin yatırımlara en az pay ayrılan yıllarını yaşamaktadır.
Özelleştirmelerin başlamasının ardından yatırımlardaki azalma yüzde 75
gibi büyük bir orana ulaşmıştır."
"Kamu hizmeti talebi büyüyor, kamu hizmetleri tasfiye ediliyor"
Mevcut büyümenin, ucuz döviz ve ithalata dayalı olduğuna, imalat
sanayindeki üretim artışının zayıfladığına dikkat çeken Koramaz, bu
durumun ekonomide de küçülmeye neden olabileceğini belirtti. Koramaz,
Türkiye'nin sermaye birikimi ile ilgili olmayan sermaye hareketlerinin
serbest bir alanı olduğuna ve sermaye birikiminin dağılımında ciddi
bozulmalara neden olduğunu ifade etti. Bu durumun Türkiye'nin sanayileşme
politikalarından vazgeçtiğini gösterdiğini söyleyen Koramaz şöyle konuştu,
"Türkiye sermaye hareketlerini yönetememekte, sermaye hareketleri ülkemizi
kıskacına almaktadır.Kamu hizmeti talebi büyüyen bir ekonomi söz konusu
iken, kamu iktisadi faaliyetleri ve kamu hizmetleri tasfiye edilmektedir.
Sağlık ve eğitim ödeneklerinin milli gelir içindeki payı % 1.5 ve 4.0 gibi
düşük oranlardadır. Vergilerle bunaltılan halk bir de % 70'i aşan dolaylı
vergilerin yükünü taşımaktadır. Bütçenin kamunun ekonomideki ağırlığı
anlamına gelmesine karşın kamunun üretim ve yatırımdan hızla çekilmesi
düşündürücüdür. Borç faizi ve anapara ödemeleri ile serbest sermaye
yatırımlarının yapılmayışının yarattığı boşluk doldurulamamış ve doğal
olarak sabit sermaye yatırımlarına dayalı kalıcı bir büyüme
sağlanamamıştır. Sonuçta her 5 kişiden 1'i işsiz kalmıştır; kayıt dışı
ekonomi % 45 ile % 70'ler arasında tahmin edilmektedir".
"Emekten yana bütçe mümkün"
Emekten ve sanayileşmeden yana bir bütçenin mümkün olduğunu, bunun için
öncelikle İMF, DB, DTÖ gibi uluslararası finans kuruluşlarının dayattığı
yapısal uyum ve istikrar programlarının reddedilmesi gerektiğini savunan
Koramaz, "Kamuyu küçülten özelleştirmeler durdurulmalı; devletin
ekonomideki yönlendiriciliği artırılmalı; planlama, kalkınma, sanayileşme
yönelimi benimsenmelidir. Ülkemizin zengin kaynaklarını ülke, kamu ve
toplum lehine değerlendirecek orta ve uzun vadeli ulusal stratejiler
benimsenmeli, bütçeler de bu çerçevede yatırım, sosyal devlet
gereklilikleri ve toplumsal gereksinimler esas alınarak
düzenlenmelidir.Yüksek gelir gruplarının lehine vergi afları son bulmalı;
finansal işlemler ve faiz gelirleri üzerindeki vergiler artırılmalı ve
servet vergisi uygulanmalı; çalışanlar ve KOBİ'lerin vergi yükleri
azaltılmalı; halkı bunaltan dolaylı vergiler düşürülmelidir" dedi. |
ismetbaytak@hotmail.com
ismetbaytak@kuzeyege.net
bergamaturkey@yahoo.com
kuzeyege@yaoo.com
|