Sık kullanılanlara ekle
  
   HABERLER
   POLİTİKA KAZANI
   RESMİ TELEFONLAR
  BİRAZ GÜLELİM
  İLETİŞİM
   
   
   
      LİNKLER
     Bergama
 
  
 

 

 

MAHKEME KARARLARI AŞILIYOR
 

Danıştay kararıyla mühürlenen Ovacık altın madeninin yeniden açılması için çalışmalara devam ediliyor. Enerji Bakanlığı'nın "gerekli tedbirlere uyulursa madenin çalışmasında sakınca yok" yazısı sayesinde Ovacık altın madeni yeniden açılabilecek.


Ovacık Altın Madenin Kaymakamlık tarafından mühürlenmesinin ardından, mahkeme kararlarına uyularak madenle ilgili tüm işlemlerin sona erdirilmesini bekleyen hukukçular Enerji Bakanlığı'nın yazısı ile hiç beklemedikleri bir yanıt aldılar.
Hukukçuların dilekçesine verilen Enerji Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü 16 Eylül 2004 tarih ve B.15.0.MGM.0.01.02.05-2045-800 sayılı yanıtta, "… söz konusu ruhsata (Normandy A.Ş.nin 06.12.2011 yılına kadar uzatılan YR:3549 sayılı ruhsatı) ilişkin olarak Bakanlıklarına sunulan Çevresel Durum Değerlendirme Raporunun 26 Ağustos 2004 tarihinde inceleme ve değerlendirme toplantısının yapılarak nihai şeklinin verildiği ve Bakanlıklarınca faaliyetle ilgili nihai raporda belirtilen tedbirlere uyulması kaydıyla bir sakınca olmadığı kararının verildiğinin belirtildiği..." yer aldı.
İzmir Barosu ve Bergamalı köylülerinin avukatlarından Arif Ali Cangı Bakanlığın yazısını "Yine mahkeme kararları hiçe sayılarak, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından Bergama Ovacık Altın Madeni İşletmesine sakınca yoktur kararı verilmiştir. Yani altın madeni her an işletmeye açılabilir" sözleriyle değerlendirdi.
Av. Arif Ali Cangı açıklamasında " Mahkeme kararının uygulanmasını istediğimiz dilekçemize Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdüdürlüğü'nden 16 Eylül 2004 tarih ve B.15.0.MGM.0.01.02.05-2045-800 sayılı yanıt geldi.
Yazıda; "...Danıştay 6. Dairesinin 2002/2618 sayılı kararı gereğince işlemlerin yürütüldüğü, bu çerçevede yapılan çalışmalar kapsamında Çevre ve Orman Bakanlığı'ndan alınan 27.08.2004 tarih ve 6524-46062 sayılı yazıda; söz konusu ruhsata (Normandy A.Ş.nin 06.12.2011 yılına kadar uzatılan İR:3549 sayılı ruhsatı) ilişkin olarak Bakanlıklarına sunulan Çevresel Durum Değerlendirme Raporunun 26.08.2004 tarihinde inceleme ve değerlendirme toplantısının yapılarak nihai şeklinin verildiği ve Bakanlıklarınca faaliyetle ilgili nihai raporda belirtilen tedbirlere uyulması kaydıyla bir sakınca olmadığı kararının verildiğinin belirtildiği..."nden söz edilmektedir.
Anlaşıldığı kadarıyla, yine mahkeme kararları hiçe sayılarak, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından Bergama Ovacık Altın Madeni İşletmesine sakınca yoktur kararı verilmiştir. Yani altın madeni her an işletmeye açılabilir.
Bir kez daha yineliyoruz; söz konusu altın madeni işletme faaliyetine izin veren idari işlemler, yargı denetiminden geçmiştir. Yargılama sonunda, iptal edilmiş ve iptal edilmektedir.
Bu işletmeye ilişkin ÇED olumlu belgesi yargı denetiminden geçmiş ve kesinleşmiştir. Danıştayın da denetiminden geçerek "kesin hüküm" halini alan İzmir 1. İdare Mahkemesi'nin 15.10.1997 gün ve 1997/636-877 sayılı kararında özet olarak;
"…Anayasanın 17. maddesine göre; Herkes yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir, Anayasanın 56. maddesine göre de; Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir (...) Canlı yaşamının en önemlisi olan insan yaşamının sağlıklı, dengeli, bozulmamış bir çevrede sürdürülmesi esastır. İnsan yaşamının korunması bir öncelik olduğuna göre, insanın doğal yaşam temellerinin korunması ve geliştirilmesi gerekmekte ve çevrenin korunması insan yaşamının vazgeçilmez bir unsuru olmaktadır.
Bu durumda yukarıdaki saptamalardan hareketle dava konusu altın madeni işletme yönteminin yarattığı sakıncaların doğrudan ve dolaylı olarak insan yaşamı ile ilgili olması karşısında, belirtilen Anayasa ve yasa hükümleri de dikkate alınarak dava konusu idari işlemin yargısal denetimin de öncelikle kamu yararı ve bu kavramdaki önceliklerin irdelenmesi gerekmektedir (…) İşletmecinin iyi niyeti, önlemlerin titizce denetlenmesi gibi kavramlara bağlı kalınarak, yapılacak faaliyet sonucunda elde edilecek ekonomik değerin,doğada ve doğrudan veya dolaylı olarak insan yaşamı üzerindeki risk faktörünün gerçekleşmesi halinde kamu yararının öncelikle insan yaşamı lehine değerlendirilmesi doğaldır. Siyanür liçi yöntemi ile altın madeni işletilmesinde işletmeciye ve yapılacak olan denetime duyulan güvene bağlı olarak risk olasılığının azalacağından söz etmek mümkün değildir (…) Bu belirlemeler karşısında, insanın yaşama hakkını ve devletin de çevre sağlığını koruma, çevre kirlenmesini önleme, herkesin hayatını beden ve ruh sağlığı içerisinde sürdürmesini sağlama ödevlerini dikkate aldığımızda, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) ve bilirkişi raporlarında da öngörülen olası risk faktörleriyle çalışan ve bu riskin gerçekleşmesi halinde doğrudan veya çevrenin bozulması ile dolaylı olarak insan yaşamını etkileyeceği kesin olan siyanür liç yöntemi ile altın madeni işletilmesine izin verilmesi yolundaki dava konusu işlemde kamu yararına uygunluk bulunmamaktadır (…)" denilmektedir.
Görüldüğü gibi; Bergama-Ovacık Altın Madeni işletmesinde; çevre ve insan sağlığı için risk oluşturan "siyanür liç yöntemi" ile altın madeni işletmesidir.
Bu mahkeme kararı varken, aynı yöntemle çalışacak işletmeye ÇED olumlu belgesi düzenlenmez. Bu mahkeme kararını görmezden gelerek, işlem tesis eden kamu görevlileri, en basit anlamıyla görevlerini kötüye kullanmış olurlar. Konusu suç teşkil eden emir de uygulanmaz, emir verilmiş olması, uygulayanı da sorumluluktan kurtarmaz.
Bergama ile birlikte Hukuk Devleti de kirletiliyor...
Herkes bir şeyler yapmalı...” dedi.
 

ismetbaytak@hotmail.com

ismetbaytak@kuzeyege.net

bergamaturkey@yahoo.com

kuzeyege@yaoo.com


1