|
İZMİR MİLLETVEKİLİ SAYIN HAKKI ÜLKÜ'NÜN 7/8484
SAYILI YAZILI SORU ÖNERGESİNİN CEVABI
SORU:
Türkiye-Avrupa Karma Parlamentosu Eş Başkan Yardımcısı Andrevv Duff un bir
yandan Kemalizm'in eskidiğini öne sürerken, diğer yandan PKK ile masaya
oturulması gerektiğini savunması; bununla da yetinmeyerek Mustafa Kemal
Atatürk'ün resimlerinin devlet dairelerinden kaldırılması gerektiği
yönündeki açıklamalarına ilişkin olarak;
1) Andrevv Duff un bu görüşlerine TC. Hükümeti olarak resmi ya da gayri
resmi nasıl
bir cevap verilmiştir? Cevap verilmediyse nasıl bir cevap vermeyi
düşünmektesiniz?
2) Hükümet olarak; Türkiye Cumhuriyeti'ni, militarist bir devlet, Mustafa
Kemal
Atatürk'ü ise sadece bir asker olarak gören Duff ve onun gibi düşünen
Avrupa Birliği
yetkililerine, bîr program dahilinde Atatürk'ü, O'nun barışa olan inancını
anlatma
gereksinimi duymakta mısınız?
3) Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak AB sürecinde Cumhuriyetin temel
değerlerine
ve ilkelerine gelebilecek bu tür müdahaleleri nasıl karşılayacaksınız?
CEVAP:
Avrupa Parlamentosu Liberal Grup üyesi ve Türkiye-AB Karma Parlamento
Komisyonu (KPK) Eşbaşkan yardımcısı Andrew Duff un, Türkiye ve Atatürk'le
ilgili bazı yorumlarda bulunduğu yönünde haberler basınımıza yansımıştır.
Sözkonusu haberler üzerine Andrevv Duff bir basın açıklaması
yayınlamıştır. Anılan basın açıklamasında Duff, "Atatürk'ün tarihi
başarılarına büyük saygı duyduğunu ve Türklerin Atatürk'ün hatırasına
verdikleri büyük değeri çok iyi bildiğini" belirtmekte, Atatürk'ü
aşağıladığına dair haberlerin doğru olmadığını ifade etmekte, kamu
binalarından Atatürk'ün bütün resimlerinin indirilmesi şeklinde bir ifade
kullanmadığını vurgulamaktadır.
Diğer yandan, PKK/KADEK/KONGRA-GEL bir terör örgütüdür ve bu husus Avrupa
Birliği tarafından da kabul edilmiştir. AB'nin bir organı olan Avrupa
Parlamentosunun bir üyesinin terör örgütü PKK'yla masaya oturulmasını
söylemesi AB'nin bu kararıyla açık bir çelişki oluşturan kabul edilemez
bir davranış olur. Duff un bu yönde bir açıklama yaptığı yönünde
Bakanlığımızda bir bilgi bulunmamaktadır.
Malumları olduğu üzere, Türkiye Atatürk'ün muasır medeniyet seviyesine
ulaşma hedefine sıkı bir şekilde bağlıdır. Bu hedef, demokrasi, insan
haklan ve temel hak ve özgürlüklere saygı gibi hususları içermektedir.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün başlattığı bu
çağdaşlaşma hareketi Avrupa'da da iyi bilinen bir husus olup, birçok
devlet adamı Türkiye'nin AB üyeliğinin Mustafa Kemal Atatürk başlattığı bu
projenin devamı olacağım ifade etmektedirler.
Bununla birlikte, ülkemize ilişkin kimi bilgisizlikler ve önyargılar
olması da mümkündür. Bu nedenîe AB sürecimizin önemli bir halkasını da, AB
kamuoyunun ve Türk kamuoyunun birbirini daha iyi tanıması için
geliştirilen Kültürel ve Siyasi Diyalog oluşturmakladır. Bilgisizlikten
kaynaklanan önyargıların ortadan kaldırılması ancak bu gibi faaliyetlerle
mümkün olacaktır.
Cumhuriyetimizin temel değerlen Anayasamızda belirtilmiştir. Hükümetimiz
bu değerler temelinde, halkımızın huzuru, refahı ve en ileri hak ve
özgürlüklerden yararlanması için yoğun bir şekilde çalışmakta ve reform
sürecini kararlılıkla yürütmektedir. Anayasamızda vücut bulan bu değerler,
Avrupa Birliğinin üzerinde kurulduğu ilkelerle de uyum içindedir. Esasen,
ülkemizin AB sürecinin 40 yıllık bir mazisi olduğu üyelik hedefimizin
değişmeden kaldığı dikkate alındığında bu husus daha açık bir şekilde
ortaya çıkmaktadır.
Diğer taraftan. Hükümetimiz bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da
Cumhuriyetimizin temel değerlerini ve ilkelerini savunmaya devam
edecektir.
Abdullah GÜL
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
|
ismetbaytak@hotmail.com
ismetbaytak@kuzeyege.net
bergamaturkey@yahoo.com
kuzeyege@yaoo.com
|