|
Saatleri bir ömür ileriye aldılar
12 eylül darbesinin 25. yıldönümü. Bundan tam 25 yıl
önce Kenan Evren ve çetesi anayasal suç işleyerek darbe yaptılar. Türkiye
tarihinin en karanlık günleri başlatıldı. O gün bu gündür darbeciler hala
yargılanmadı.
12 Eylül'ün utanç tablosunda şunlar yer alıyor;
" 1 milyon kişi gözaltına alındı, 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. Açılan
210 bin davada 230 bin kişi yargılandı, yaklaşık 100 bin kişi 'örgüt
üyesi' olmak suçundan yargılandı. 7000 kişi için idam istendi, 517 kişiye
ölüm cezası verildi, 259 kişinin idam dosyası Meclis'e gönderildi, 55 kişi
idam edildi, 17 yaşındaki Erdal Eren'in yaşını büyütülüp idam edildi,
binlerce kişiye müebbet hapis cezası, on binlerce kişiye çeşitli hapis
cezaları verildi. 30 bin kişi yurtdışına gitti, 4 bin kişi vatandaşlıktan
çıkarıldı, 388 bin kişiye pasaport verilmedi, 30 bin kişi sakıncalı olduğu
için işten çıkarıldı, 171 kişinin işkenceden öldüğü belgelerle kanıtlandı,
işkence sonucu ölen diğer yüzlerce insan resmi kayıtlara giremedi, Metris,
Mamak, Diyarbakır gibi büyük cezaevleri işkencecilerin sayısız yeni
işkenceyi denediği yerler haline geldi, Diyarbakır cezaevinde 14 kişi
açlık grevlerinde yaşamını kaybetti, 300 gazeteci saldırıya uğradı, 3
gazeteci öldürüldü, gazeteciler hakkında toplam 4 bin yıl hapis cezası
istendi, 13 büyük gazete için 303 dava açıldı, gazetecilere toplam 3315
yıl 6 ay hapis cezası verildi, gazeteler 300 gün kapatıldı, 49 ton gazete,
dergi ve kitap sakıncalı olduğu için imha edildi, 23 667 derneğin
faaliyeti durduruldu, 937 film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı."
12 Eylül mağduru yüz binlerce insana bu gün 78'liler deniyor. Ben de 25.
yılında 12 eylül darbesini lanetliyor ve idam edilen, işkencede öldürülen
sakat bırakılan, işinden, eşinden, aşından edilen, gençlikleri çalınan
78'lileri bir şiirimle selamlıyorum.
saatleri bir ömür ileriye aldılar
78'lilere
birden silahlar sustu
kim yendi yenilen kim
ya o nur yüzlü delikanlılar
nereye gittiler
bir ikindi vakti nasıl
akşam oldular
II
birden şarkılar sustu
nergis kokularını şehre getiren
kır çocuklarının düşleri
panzerler altında ezildi
ne gazi unvanı verildi onlara ne şehit
körpe bedenlerde nişan yara izleri
III
birden radyolar sustu
saatleri bir ömür ileriye aldılar
siren seslerinin
postal seslerine karıştığı
karartmalı bir eylül akşamı
o çılgın delikanlılar sır oldular
hüzne boyandı şehir
sokaklar öksüz kaldı
bakışlar soldu pencerelerde
IV
o pencereler ki
hep bizi bekler
bizi severdi
gözlerimiz güneş
sözlerimiz tılsımdı
şifa dağıtır
pembeye boyardık duvarları
tanrı misafiriydik açık kollarla beklenen
V
sonra birden
saatleri bir ömür ileriye aldılar
tanklar ayak izlerimizi sildi
yıkıldı barikatlar
dağlar düz oldu
nehirler kan kızıl
stadyumlar hapishane avlusu
notalar milli marş
birden çocuklar sustu
saatleri bir ömür ileriye aldılar
adil okay
not: bu şiir LÜL dergisi Eylül 2005 sayısında yayınlanmıştır.
|
ismetbaytak@hotmail.com
ismetbaytak@kuzeyege.net
bergamaturkey@yahoo.com
kuzeyege@yaoo.com
|