Sık kullanılanlara ekle
  
   HABERLER
   POLİTİKA KAZANI
   RESMİ TELEFONLAR
  BİRAZ GÜLELİM
  İLETİŞİM
   
   
   
      LİNKLER
     Bergama
 
  
 

 

 

II. YARI YIL BAŞLAMADAN …


Bir eğitim-öğretim yılının yarı yolunu bitirdik. Özellikle ilköğretimlerde Öğretmen-öğrenci-veli yeni müfredattan dolayı sıkıntılı bir yarı yıl geçirdi. Ve ne yazık ki herkes anladığınca aldı götürdü programı. Hatta bir çoğu karma metot bile uyguladı ya da eski tas eski hamam dedi devam etti. Öğrenci endeksli diyorduk, ama öğretmen bir türlü elinden bırakamadı ders anlatımını. Nasıl bıraksın ki birde; programın ön gördüğü hemen hemen hiçbir materyal yoktu ki okulunda. En önemlilerinden tepegöz belki her okulda var. Ama gel gör ki bir tane, ona da okul idareleri gözü gibi bakıyor. Bir şey olacak diye ödler patlıyor.Keşke her şey tepegöz ile bitseydi. Laboratuarlar yok. Olanında sadece dershane kapısında adı var ama içi boş. Ne yapsın öğretmenim karma ya da eski bildiği metodu uygulamayıpta.
Ortaöğretimde de durum farklı mı sanki? Orası da gül bahçesi değil. Öncelikle keyfi müdür atamalarından dolayı bir çok okulumuz hemen hemen yarı öğretim yılını müdürsüz geçirdi. Haklı olarak açtıkları davaları da birer birer kazanarak eski görev yerlerine dönüyorlar. Ama müdürsüz geçen 3-4 ayın hesabı, faturası yine öğrenciye,veliye, öğretmene çıkacağa benziyor. Bununla da kalmadı; birçok okulda öğretmen yetersizliği aldı yürüdü. Kadrolu öğretmenden vazgeçildi ve sözleşmeli öğretmenlerle yürütülmeye çalışıldı. O öğretmenlerimizin durumları içler acısı. Ne bir sosyal güvenceleri, ne de bir iş güvenceleri var. Mevsimlik işçi gibi yarın ne olacaklarını bilmiyorlar. Bu psikoloji ile sınıflarına öğrencilerin karşısına çıkıyorlar.
İşin diğer bir boyutu da öğretmenin de içinde bulunduğu kamu çalışanlarına yıllık % 5 maaş zammını verirken bile bütçe zorlanıyor açık verilir denirken ( işin aslı IMF verme diyordu), bu keyfi müdür atamalarından dolayı verilen yolluk harcırahlarından ( bir müdür atandığı yere giderken ve davayı kazandığında eski yerine dönerken) dolayı devlet zarara uğratılmamış mıdır? Peki bunun hesabını kim verecek? Neyse ki yargı bağımsızlığını koruyor ve hukuk devleti tarafımız daha ayakta. Buna da bir çare düşünülür de aydınlatılır umarım.
Kamu çalışanları bu ay % 2,5 maaş zammı ile yetinmek zorunda da kaldı. Sendikalarla toplu görüşme masasında anlaşma sağlanan 40 ytl'lik zam yok. Neymiş bunun için bir düzenleme yapılması gerekiyormuş. Tabii sefalet yasalarını ve yeni bütçe kanunlarını birer birer çıkarırken o kadar meşgullerdi ki 40 ytl için yeni düzenlemeyi unutuverdiler. Nasıl olsa elinde ki ile yetinmeye alışmış kamu çalışanı. Acelesi de yoktu bu işin. Şimdi bayramdan sonra görüşülüp gerekli düzenleme yapılacakmış. Umarız tırpanlanmadan çıkarırlar.
Diğer yandan Öğretmenlere verilecek ek ders zammı da yılan hikayesine döndü. Her 24 kasım'da yapıldığı gibi bu yıl da ek ders ücretlerine zam müjdesi verildi. Hem de 10 ytl dendi. Hatta günler önce basında puntolarla yer aldı. Ekmeği umut olan öğretmenim seviniverdi. Ve her zaman olduğu gibi yine umutları, hayalleri bir başka 24 kasım'a kaldı.
Umarım 2006 bitmeyen umutlarımızın gerçekleştiği ve gelecek diğer yıllara aktarmadığımız Demokratik Türkiye, Örgütlü Toplum ve İnsanca yaşamın yeşerdi bir yıl olur. İkinci dönem de daha iyi bir eğitim-öğretim yılı geçirmek dilekleri ile…

Eyüp ZEYTİNCİ
Eğitim Sen Bergama Baştemsilcisi
 

ismetbaytak@hotmail.com

ismetbaytak@kuzeyege.net

bergamaturkey@yahoo.com

kuzeyege@yaoo.com


1