CHP İZMİR MİLLETVEKİLİ HAKKI ÜLKÜ
"TÜRKİYE VAHABİ KAFASIYLA YÖNETİLİYOR"

"Allianoi 15 Kasım'da sular altında kalacak, antik kentin kurtarılması yönündeki akademik komisyon raporu kamuoyuna açıklanmıyor"

15 Kasım 2005 itibariyle Yortanlı barajının suları altında kalacak olan dünyanın halen kullanılabilir durumdaki tek Roma çağı ılıcası Allianoi antik kenti için Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın oluşturduğu akademik komisyonun "Allianoi'nin korunması için zaman kaybetmeden harekete geçilmesi" yönündeki raporu bakanlık tarafından kamuoyuna açıklanmamaktadır.
21 Eylül 2005 tarihinde yayınlanan Hürriyet gazetesinin 26. sayfasında yer alan habere göre; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nün 28 Haziran 2005 tarihli bir yazısıyla oluşturulan Akademik Komisyon 6-7 Temmuz 2005 tarihlerinde Allianoi ören yerinde ve Yortanlı Barajı'nda istişarelerde ve incelemelerde bulunmuş, raporunu da 18 Temmuz 2005 tarihinde bakanlığa sunmuştur.
Habere göre akademik komisyon, raporunda, "Allianoi olarak adlandırılan tescilli arkeolojik sit alanının kültür tarihimize katkıları nedeniyle korunmasının tartışmasız olduğu, ancak bu amaçla sunulmuş olan koruma önerilerinin alanın korunması konusunda gerçekçi bir çözüm getirmediği, … anlık çözümler aramak yerine, alanın bütüncül ve kalıcı olarak korunması ve sergilenmesi için daha fazla zaman kaybetmeden harekete geçilmesi, bu konuda ulusal ve uluslar arası sorumluluğumuzun bir gereğidir" demektedir.
Allianoi için böylesi önemdeki bir akademik komisyon raporu günlük gazetelerimizin birinde haber olarak yer almasına rağmen Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kamuoyuna açıklanmamaktadır.
Akademik Komisyon raporunun kamuoyuna açıklanması için ne Allianoi İnsiyatif Grubu'nun bakanlığa yaptığı başvuruya ne de benim 21 Eylül 2005 tarihinde bakanlığa yaptığım başvuruya olumlu cevap verilmiştir. Bilgi Edinme Yasası'nın varlığına rağmen bakanlık ne halka ne de halkın temsilcisine gerekli cevabı vermektedir. Sivil toplum, demokrasi, şeffaflık nutukları atarak iktidara gelen ve iktidarını sürdüren AKP yönetimi bir kez daha bunlarla ilgisi olmadığını göstermiştir.
Tüccar ve müteahhit kafasıyla ülkeyi yöneten AKP İktidarı tam bir Vahabi anlayışıyla hareket etmektedir; duble yol, hızlı tren, barajlar derken eğitim ve kültüre hiç bir yatırım yapılmamakta aksine ülkenin kültürel zenginlikleri hükümetler eliyle yok edilmektedir.
Kalkınmayı ve gelişmeyi sadece müteahhitlik işleri sanan anlayış Vahabi anlayışıdır. Çünkü Suudi Arabistan'da bekli de dünyanın en modern yolları, binaları ve barajları vardır ama, uygarlıktan, kültürden, sanattan eser yoktur. Aksine orada da kültürel varlıklar idarenin bilinçli tehdidi altındadır.
"Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli kültürdür." Diyen Mustafa Kemal Atatürk işte bu bilinçle bütüncül bir kalkınma anlayışıyla, sanata ve kültüre, maddi kalkınma kadar önem vererek ülkemizin temelini atmıştır. Oysa ülkemizde hükümetin kültürden anladığı tek şey medeniyetler buluşması söylemiyle haç, hilal ve davut yıldızından oluşan dinler parkları açmaktan ibarettir.
Kültürel zenginliklerimizin, çağdaşlaşma ve kalkınma yolunda en az maddi öğeler kadar önemli olduğunu belirtiyor, hükümetin Allianoi antik kentinin kurtarılması için yapılan girişimleri engellemek yerine desteklemek zorunda olduğunu kamuoyuna saygılarımla açıklıyorum.

ismetbaytak@kuzeyege.net

bergamaturkey@yahoo.com

kuzeyege@yaoo.com