baslik1.jpg (7323 bytes)      

market2.gif (15838 bytes)

21 TEMMUZ  SAYI: 591

baslik2.jpg (10108 bytes)

 Site İndeksi

Haberler

Köse yazıları

Politika kazanı

Kunye

Resmi telefonlar

Biraz Gülelim


Çözülüyorlar!


"Irak işgalinden sadece 5 ay sonra Amerikan tezleri, öngörüleri, strateji ve senaryoları neredeyse tümüyle berhava oldu. Gazete koleksiyonları, radyo ve televizyonların arşivleri miyadını doldurmuş yalanlar dizisi...
.......
Savaş Karşıtlarının Başarısı
İşte bugün, Londra'dan Yeni Delhi'ye, Istanbul'dan Lima'ya hatta AB'den Rusya'ya kadar dünyanın dört bir yanındaki barış yanlıları o mücadelenin semerelerini almaya başlıyor. Bush-Blair ikilisinin yalanları bir bir ortalığa saçılırken, Amerikan yaygın medyasında Bush'un azli tartışılıyor.
Muhalefetteki Amerikancı Muhafazakar Parti nedeniyle olsa gerek, Blair, İngiltere'de belki Avam ve Lordlar Kamarasında yeteri kadar zor duruma düşürülmesi ama medyada, kamuoyunda ve İşçi Partisi'nin içinde eleştiri ve sorgulama oklarının hedefi haline geldi. Hele Savunma Bakanlığının bir danışmanının cesedinin bulunması, Blair hükümetini olağanüstü güç duruma soktu.
Galiba çok az insan savaş karşıtlarının tez ve tutumlarının bu kadar kısa süre içinde doğrulanıp onaylanacağını tahmin ediyordu. Çünkü ne de olsa hepimiz az çok Amerikan propagandasına maruz kalmıştık. ABD silahları, ekonomisi ve dolayısıyla siyasetleri açısından çok güçlüydü!
ki haksızın haksızlığı çok kısa süre içinde faş oldu. Bu yeni durumda kuşkusuz Irak direnişinin önemli bir payı var. Artık giderek daha iyi belli oluyor ki, Baas Partisi, altyapısını, şebeke ve ilişkilerini büyük ölçüde korumuş.
Ayrıca belli ki Baas'ın dışındaki bağımsız ya da özerk gruplar da işgal ordusuna karşı dozu giderek artan şiddette başarılı eylemler gerçekleştiriyor. Önce Garner'ın ardından Bremer'in yeniden inşa konusundaki kaçınılmaz başarısızlığı, sadece ABD'nin plansızlığı, hazırlıksızlığı ile açıklanamıyor.
Daha şimdiden Vietnam benzetmeleri başladı. Irak'daki Amerikalı askerlerin açık açık yazıp çizdikleri, Pentagon'un ne büyük bir açmaz olduğunu gösteriyor.
İran ve Suriye planları şimdilik rafa kaldırıldı. Pentagon'daki uzmanlar, Birleşmiş Milletler'i işe nasıl bulaştıracaklarını hesaplıyor, ama tek tek bazı ülkelere, mesela Hindistan'a yaptıkları teklifin rededilmesinden de gayrımemnun. Şimdi de 'Kontrgerilla uzmanı' olarak niteledikleri Türk Silahlı Kuvvetlerini bataklığa davet ediyor.
Washington, şimdilik ve öncelikle Saddam Hüseyin'i yakalamak ya da öldürmek peşinde. Böylelikle direnişi kırabileceğini sanıyor. Oysa ki Irak'da oluşan direniş ve muhalefet, Şii kesiminde olsun, Sünni kesimde olsun, Saddam Hüseyin'i yeniden iktidara getirmeyi değil, işgalcileri ülkelerinden kovmayı amaçlıyor.
Türkiye'deki ABD yanlıları ise Süleymaniye mesajını bile doğru dürüst okuyamadıkları için ağasıyla tenakuza düşen kahya konumundalar. Öngörülerinin neredeyse tümünün çok kısa süre içinde yanlış çıktığı yetmiyormuş gibi, Amerikancılıkta israr etmeleri, olası tekzipleri de hazırlıyor.
Ne var ki, Bush-Blair ikilisinin, dünyadaki tüm savaşçı ve Amerikancı güçlerin saplanmakta olduğu bataklık, medyaya doğru dürüst yansımıyor, yansıtılmıyor. Çünkü, medyanın önemli bir bölümü, bu savaşçı-Amerikancı-oryantalist güçlerin elinde.
Savaş öncesi ve savaş sırasında kopartılmış gümbürtüyü hatırlayın, bir de bugüne bakın. Saddam'ın vahşeti, ABD'nin gücü, Irak halkının sefelati hakkında dev puntolarla haber ve yorum yazanların kalemleri tutulmuş durumda.
Mart öncesi medyatik gerçeği basbas bağıranlar bugün hakiki gerçeği suskunlukla karşılıyor. Çünkü bugünkü siyasal ve askeri gerçek, onların çıkarlarına aykırı. Üstelik beklenti ve öngörülerini de tekzip ediyor.
Yine de…
Yine de çok karamsar olmamak gerek. Çünkü başta Batı Avrupa olmak üzere, özellikle İngiltere'de ama ABD'de de, aslında hala bir kamu vicdanı, hala bir hukuk devleti geleneği, kamuoyu baskısı mevcut. Yalan söylemek affedilmez bir suç.
Siyasilerde ve toplumda, bizdekine oranla, daha sağlam bir bellek var. Medyayı sürekli olarak denetleyen bağımsız ya da muhalif medya gözlemevleri çalışıyor. İşte bu nedenle ABD'de yerleşik düzenin medya organları olan Time, Newsweek ya da US World News & Report gibi dergiler, New York Times, Washington Post gibi gazeteler bile utangaç bir şekilde olsa da Washington ve Londra'nın Irak'da içine düştükleri çaresiz durumu kıyısından köşesinden aktarmak zorunda kalıyor.

Kuşkusuz sınırlı ve şartlı bir şekilde... Bush'la Blair savaş öncesi hindi gibi kabarırken, bu aralar tüyleri yolunmuş kaz gibiler...
Amerikan medyasının yanılgı ve yenilgilerinin nedenleri hakkında ABD'de şimdiye kadar yayınlanan en iyi derleme Nieman Reports dergisinin son sayısında (Vol 57, no 2, Summer 2003 - Coverage Before and During the War in Iraq/ Irak'da Savaş Öncesi ve Savaş Boyunca Haber İzleme ve Aktarma, p.68-100/ Bkz. www.nieman.harvard.edu) çıktı.

Aslında hakem taraf tutuyor. Çünkü medya adlı hakemi karşı taraf bir şekilde satın almış. Ama hakem taraf tutsa bile, bizim takım doğru dürüst oynarsa, penaltımız verilmez, attığımız nizami goller iptal edilse bile, aşikar bir üstünlük sağlamaya başladık. Haklılığımız artık anlaşılıyor.



YANIKOĞLU II MAĞAZASI AÇILDI

(Eski Mavi Market)

 

 

 

 

 

ismetbaytak@hotmail.com

kuzeyege@yahoo.com

 

cizgi1.jpg (425 bytes) cizgi2.jpg (579 bytes) cizgi3.jpg (545 bytes)

HER SALI GÜNCELLENİR

1