Denge (Equilibrium), Dengesizlik (dizzines), Baş
dönmesi (vertigo), Nistagmus
|
''Doğada denge sistemi yaşamsaldır, dengesini yitirenler savunmasız
kalır.''
''Kişinin dengesini koruması oldukça karmaşık bir eylemdir. Fakat
basitleştirilerek anlaşılır biçime getirilebilir.''
Denge Sistemi: Vestibüler Sistem
Vestibüler sistemin iki işlevi vardır.
-
Dengenin korunması ve böylece yaralanmanın önlenmesi
-
Gözün konumunun korunması ve bakılan nesnenin en yüksek çözünürlüğünün
eldesi yoluyla ayrıntıların görülmesi
Sistemin duyu organları:
-
İç kulağın Vestibüler Kısmı (Vestibüler Labirent)
-
Gözler
-
Somatosensorlar (Kas, kiriş, eklem ve deri)
Duyu organları doğrudan beyin sapıyla bağlantılıdır, aynı zamanda beyincik
ve beyinle de bağlantıları vardır. Zemin, duvar, tavan gibi görsel bilgilerin
ve yer çekiminin etkilerinin beyinde yorumlanması vucut oryantasyonu hakkında
değerli ipuçları verir. Beyincik, denge duyu organlarından gelen bilgileri
birbirleriyle kıyaslar, işler ve sonuçta vucudun duruşunun ve gözün konumunun
korunması için tüm vucut kaslarına refleks şeklinde yanıtlar gönderir.
İç kulağın vestibüler kısmının iki işlevi vardır:
-
Vucudun tabii dik duruşunun refleks olarak ayarlanması
-
Vucudun o andaki durumu hakkında bilgi sağlamak (vucut oriyantasyonu)
İç kulağın vestibüler kısmının sezici organları:
-
Yarım daira kanalları: Her biri birbirine dik düzlemde bulunan yarım
daire şeklindeki 3 kanaldan oluşur. Bir tanesi yatay düzlemle 30 derece
açı yapar. Her kanal kendi düzlemindeki dönme gibi açısal eylemleri sezer
ve yanıt verir.
-
Utrikül: Makulası (sezgi yapısı) yatay düzlemdedir, dik alçalma
ve doğrusal ivmeye yanıt verir.
-
Sakkül: Makulası utriküldekine diktir, doğrusal ivmeye yanıt verir.
Postür (Vucudun Dik Duruşu)
İç kulaktan kaynaklanan refleksler, diğerleriyle birlikte, postürün korunmasıyla
ilgilidir. Postüral refleksler 2 türdür.
-
Statik refleksler: Bunlar istirahat durumundaki bedenin postüral
tepkileridir. Kas, eklemler ve diğer yapılardan çıkan reflekslerle birlikte
iç kulağın ( özellikle utrikül'den) reflekslerini içerir.
-
Tonik labirent refleksleri: Beden, el, kol, ayak, bacak, boyun ve
gözleri etkiler.
-
İçkulağın dik duruş refleksleri: Vucut anormal bir konumda durursa
vucudu normal duruş konumuna döndürür.
-
Kinetik Refleksler: Hareket eden vucudun postüral tepkileridir.
İvmesi olan eylemler tarafından üretilir.
-
Açısal: Herhangi bir düzlemdeki dönme eylemlerindeki gibi
-
Progresif: Doğrusal eylemlerindeki gibi
Vucudun bir yanı hareket ettiğinde dengeyi korumak için postürün refleks
ayarı gereklidir.
Genel olarak kinetik refleksler vucudu normal duruşuna getirir, statik
refleksler normal duruşu korur.
Vestibüler sistemin bozuklukları iki sınıfa ayrılır:
-
Periferik: İç kulak ve denge siniri ile ilgili
-
Santral: Beyin sapındaki denge sinirinin girdiği denge merkezleri,
beyincik ve beyin ile ilgili
Vestibüler sistemin periferik bozuklukları beyindeki vestibüler merkezler
tarafından telafi edilir. Bu telafi işlemi, iç kulaktan gelen denge bilgileri
yerine gözden ve kas-eklem-deriden oluşan somatosensor sistemden gelen
denge bilgileri konularak yapılır ve 3 ile 6 haftada telafi işlemi tamamlanır
ve denge tam olarak sağlanır. Bu telafi mekanizmasına "Santral Vestibüler
Kompenzasyon" adı verilir.
Vestibüler sistemin santral bozuklukları da aynı mekanizmayla telafi
edilirse de denge hiçbir zaman tam olarak sağlanamaz.
Vestibüler sistemin bozukluğunda ortaya çıkan yakınmalar:
-
Baş dönmesi ve
-
Dengesizlik
olup nistagmus adı verilen göz hareketleri tek bulgudur.
Başdönmesinde mutlaka bir dönme hissi vardır; ya kendinizin döndüğünü
ya da çevredeki duvar veya cisimler sizin etrafınızda döndüğünü hissedersiniz.
Bu durum iç kulakta vestibuler sistem etkilendiğinde ortaya çıkar.
Vestibüler bozukluklarda dönme hissi hemen hemen daima nistagmusun hızlı
hareketi yönündedir.
Dengesizlikte ise bir sersemlik hissi, denge bozukluğu hissi, yürümekte
zorluk hissidir, ve bir çok sebebi olabilir.
Nistagmus
Nistagmus gözün postür'ündeki (normal duruşundaki) bozulmadır ve özelliği
gözde az çok ritmik bir sallantı olmasıdır. Göz hareketlerinin hızı her
iki yönde aynı olabilir, veya bir yönde diğer yöne göre daha hızlı olabilir.
yavaş ve hızlı hareketler arasında aralık yoktur. Göz hareketleri yatay,
düşey veya rotatuar (burgu gibi dönmeli) olabilir.
Gözün postürü görsel ve vestibüler uyarılara dayanır. Görsel uyarılar
görmek istediğimiz cisimle ilgilidir.
Vestibüler sistem ise başın ve vucudun hareketine göre gözün konumunu
ayarlayarak cismin görülmesini devam ettirir. Gözün postürü denge sisteminden
göz kaslarına gelen uyarılarla düzenlenir.
Gözün postürünü düzenleyen uyarıların oluşmasında veya iletilmesinde
bozukluk olduğunda nistagmus ortaya çıkar.
Periferik Vestibüler Sistemden kaynaklanan nistagmusun bir hızlı bir
de yavaş hareketi vardır.
Hastalıklı olan yavaş hareket olmasına karşın hızlı hareketin yönü nistagmusun
yönü olarak kabul edilmiştir. Hızlı hareket aslında yavaş hareketin
merkez tarafından telafisi olarak ortaya çıkar.
Spontan Nistagmus: İleri bakışta ritmik göz hareketleri varsa
buna Spontan nistagmus adı verilir.
Sağa ya da sola bakışta ortaya çıkan nistagmuslar da kolaylık olsun
diye spontan nistagmuslar adı altında değerlendirilir.
İç kulaktan kaynaklanan nistagmusun dört özelliği vardır:
-
Baş dönmesi ile birlikte olur.
-
Tek yönlüdür.
-
Hızlı hareket yönüne bakılınca çoğalır.
-
Karanlıkta, göz kapatıldığında veya kalın mercekli gözlük takılarak cisimler
net görülemediğinde çoğalır.
Bir iç kulak tamamen tahrip olduğunda ortaya çıkan nistagmus genellikle
4 haftada tamamen yok olur. Fakat karanlıkta telafi mekanizması aksayacağı
için yeniden ortaya çıkabilir.
İç kulaktan kaynaklanan nistagmusların yönünü belirtmek kadar derecesini
belirtmek de gerekir.
-
Birinci-Derrece-Nistagmus: Hızlı hareket yönüne bakılınca ortaya
çıkan nistagmustur.
-
İkinci-Derrece-Nistagmus: Hızlı hareket yönüne bakılınca ve ileriye
bakılınca ortaya çıkan nistagmustur.
-
Üçüncü-Derrece-Nistagmus: Hızlı hareket yönüne bakılınca ve ileriye
bakılınca ortaya çıkan nistagmustur.
Örneğin, sağ iç kulağı hızla tutan tahrip edici bir hastalık gözlerin sağa
doğru yavaş hareketle, sola doğru hızlı hareketle sallanmasına neden olur.
Bu sola nistagmus demektir. Hastalığın ilk günlerinde üçüncü-derece-nistagmus
vardır ve vertigo şiddetlidir. Sonraki günlerde "santral telafi mekanizması"
işler ve nistagmus ikinci-dereceye ve birinci-dereceye dönüşürken vertigo
da giderek azalır ve 4 hafta sonra " santral telafi" tam oluşunca nistagmus
ve vertigo hiç kalmaz.
Tedavi
Denge sisteminin mükemmel bir telafi mekanizması vardır ve tedavide bu
mekanizmadan büyük olçüde yararlanmak gerekir. Herkes buz üzerinde kaymayı
ya da kayak yapmayı öğrenebilir. Sistemin bir kısmında sorun çıksa bile
sıkı bir eksersiz-eğitim ile birkaç haftada telafi edilir.
KBB Hastalıkları Uzmanı
0-532-3730226
0-212-5889370
0-212-6475600
|
Ana Sayfa |
Misafir Defterini imzala |
Defter'e göz at |
Tinnitus Merkezine Mektup