Üç yıl önce kucağımda oğlumla yıllardır görmediğim
ameliyathanenin kapısına geldiğimde ilk hissettiğim
sadece bir anne olduğumdu. Hekim kimliğimin kapıdan içeri
birlikte geçebilmek gerekli olmasına karşın, korkumu
hiç hafifletmediğini de o anda algıladım. Ben bu
denli ürkekken yavrumun neler hissedeceğini düşünerek
ona biraz daha sıkı sarıldım. Dün onu karşıma almış,
ameliyatı, nedenlerini, içerde olacakları anlatmış
ve hepsinin onun daha sağlıklı olması için olduğunu
ekleyerek cesaret vermeye çalışmıştım. Şimdi
anlattıklarıma ve o cesarete benim de gereksinimim vardı.
O'nu masaya bıraktım. Endişeli gözlerimiz birbirimize
takılmışke, yumuşak ama tanımadık bir ses
"hadi delikanlıyla tanışalım " dedi. Yabancı
ama güvenliydi. Eline bir kelebek konduracağını,
sonra uyuyacağını söyledi. Oğlumu içerde bırakmanın
kaygısı ile odanın hemen dışında beklerken, birden
sedyede yatan 8-9 yaşlarında, etrafına kocaman gözlerle
korkuyla bakan, yanından hızla geçen maskeli, garip
giyimli insanları izlemeye, anlamaya çalışan bir kız
çocuğu gördüm. Orada tek başına sırasını
beklerken ve yeşil örtü altında titrerken alabildiğine
yalnız ve terk edilmiş görünüyordu. İşte o anda
anne ve hekim kimliğim barışık bir şekilde küçük
kız çocuğunun yanına gitti, elini tuttu ve bir
saatlik bekleme süresinde dili döndüğünce anlatmaya,
yalnız ve terk edilmemiş olduğunu hissettirmeye çalıştı.
Eminim ki benim ona olduğum kadar, o da bana bu süre içinde
yardımcı oldu. Kendimin ve çocuğumun ne kadar şanslı
olduğunu bir kez de ayılma odasında, ağrılar ve
korkular içinde, bilinmedik bir odada ağlayan çocuklarla
olduğum sürede düşündüm. Hekim olmanın gururunu da
ve hekim olarak diğer çocuklar karşısında hissettiğim
suçluluğu da en yoğun orda yaşadım.
çocukların hasta olmalarını engelleme gücümüz ve
ameliyat etmekten vazgeçmek gibi bir seçeneğimiz olmadığına
göre amaç bu süreci çocuk, aile ve hekimler için
kolaylaştırmak olmalıdır. Bu süreç ve hazırlıklar
üç başlık altında incelenebilir
1.Çocuğun hazırlanması
2.Ailenin hazırlanması
3.Hastane ve ameliyathane ortamının hazırlanması
Çocuğun Cerrahi
İşlemlere Hazırlanması
Çocuğun cerrahi işlemlere hazırlığı hekime başvurduğu
anda başlar. Ameliyat kararını veren cerrah çocuğa
yaşına ve gelişim dönemine uygun olarak bu kararı
anlatmalıdır. çocuğun adını kullanarak, direkt, net
ve uygun bir ses tonuyla çocuğa sorunu aktarılmalıdır.
Sorunun çözümü için yapılması gereken işlem de
aktarıldıktan sonra, çocuğun sorularına yanıt
verilmelidir. Yanıtlar açık ve doğru olmalı, çocuğu
avutma gibi bir kaygıyla yalan söyleme, bazı şeyleri
anlatmama, gizleme çocukla kurulması gereken ilişkiyi
bozacak ve sorun çıkmasına neden olacaktır.
Hastanede yatan çocuk ameliyat için servis ekibince önceden
hazırlanmalıdır. Kaygının uzamaması için çocukla
bir gün önce konuşmak daha uygun olur. çocuğun daha
önceden ameliyathaneye götürülerek, başka ameliyat
olacak çocukla birlikte ameliyathanenin tanıtılması
ve anestezist ile tanışması yardımcı olacaktır.
Operasyona giden çocuk böylece hiç bilmediği bir
ortam ve kişiyle karşılaşmaktan doğacak kaygıdan
korunur.
Çocuk anestezi öncesi anestezist tarafından aydınlatılmalıdır.
Anestezi doktoru çocuğa anesteziyi nasıl vereceğini,
tüm ameliyat boyu uyuyacağını, sonra ayılacağını
ve neler olacağını aktarmalıdır. Enjeksiyon yapılacaksa
çocuğa asla acımıyacağı söylenmemeli, acıtabileceği,
ama kısa süreceği, daha sonrası için rahatlama sağlayacağı
anlatılmalıdır. "UYUMA" çocuklar için
ürkütücü olabilir. Çocuklar uykudan uyanamayacaklarını
düşünebilirler. Bunun nedeni çocukların çoğunlukla
ölümü sonsuz bir uyku olarak algılamasıdır. Bu
nedenle çocuğa ameliyat bittikten sonra uyanacağı,
uyanacağı yerin ayrı bir oda olacağı, orda farklı
doktor ve hemşireler olacağı açıklanmalıdır. Ayrıca
ayıldığı zaman serum takılı olabileceği,
bandajlar, sargılar olabileceği de belirtilmelidir. Tüm
bunlardan sonra ameliyat öncesinde cerrah ve anestezist
çocuğa " konuşmak isteyip istemediğini, endişeleri
olup olmadığını ve kendisini daha iyi hissetmesi için
ne yapabileceklerini " sormalıdır.
Niçin çocukların ameliyatı ve anestezi almalarıönemlidir?
Çocukluk dönemi travmalardan en çok etkilenen ve
travmaların ilerde kalıcı sorunlara neden olabildiği
bir dönemdir. Bu dönem çocuğun ruhsal gelişimi için
çok önemlidir. Bu dönemde çocuğun uzun süreli
hastaneye yatışları ve anneden ayrı kalması sağlıklı
bağlanmayı engeller. Bu dönemden 6 yaşa kadar olan sürede
çocukların travmaya en duyarlı olduğu dönemi kapsar.
Bedenlerindeki en küçük kesi bile yoğun endişe yaşamalarına
neden olur. Ameliyat ise cezalandırılmaya ilişkin
korkularının gerçekleşmesi olarak algılanabilir. Bu
dönemde elektif girişimlerden (sünnet gibi) kaçınılmalıdır.
Gerekli olan girişimler ise uygun hazırlık döneminden
sonra gerçekleşmelidir. Çocuğun yaşının büyümesi
ile yapılacak girişimin gerekliliğini ve içeriğini
anlaması kolaylaşır. Ancak olayları gerçekçi değerlendirebilen
çocuk ya da ergen anestezi aldığı sırada kontrolünü
kaybetmekten ve ölmekten korkar. Travma, çocuklarda bir
önceki gelişim dönemine gerileme (altını ıslatma,
Parmak emme vb), uyku bozukluğu, kabus görme, aşırı
bağımlılık, içe kapanma ya da depresyona neden
olabilir.
Ailenin Cerrahi
İşlemlere Hazırlanması
Aileler cerrahi ve anestezi öncesinde çocuk kadar kaygı
duyarlar. ailelerin ve çocuğun kaygıları birbirini
etkiler. Bu nedenle ailenin kaygısının azalması çocuk
için de önemlidir. Aileler cerrahi işlemler öncesi çocukları
için endişelenirler. Bu endişenin önemli bir bileşeni
sorundan dolayı duydukları suçluluk duygularıdır.
Sorunun niteliğine göre suçluluk duygusu artabilir.
Genetik ya da doğumsal bir anomali yüzünden
kendilerini suçlayabilirlr. Daha sonra olan bir sorun için
de çocuklarına gereği gibi bakamadıkları düşüncesi
suçluluk yaratabilir. Bu endişeye ameliyatın olası
komplikasyonları, ameliyat ya da anestezi sırasında
çıkabilecek sorunlar, cerrah ekibi ve ameliyathane
personeli ile ilgili kaygılar eklenir. Bu nedenle aile
de öncelikle cerrah tarafından çocukla birlikte hazırlanmalıdır.
Yine benzer şekilde operasyon öncesi cerrah ve
anestezist aile ile konuşarak sorularını yanıtlamalıdır.
Hem gelişim hakkında bildiklerimiz, hem de yapılan çalışmalar
ameliyat öncesi çocuk uyuyana kadar ve ayılma sırasında
ailenin çocuğun yanında bulunmasının gerekliliğini
göstermektedir. Anestezi öncesi ailelere anestezinin
uygulanışı, çıkabilecek sorunlar gibi konularda
bilgi verilmesinin ailelerin dolayısı ile çocuğun
kaygısını azalttığını gösteren çalışmalar vardır.
2-6 yaş arası 32 çocuğun yarısı anestezi ve ayılma
sırasında anneleri ile, arısı ise yalnız olarak yapılan
bir çalışmada da anneleri ile olan çocukların daha
sakin ve uyumlu oldukları görülmüştür. Yine aynı
çalışma yaş ve eğitimleri ile ilişkisiz olarak çocukları
ile olan annelerin kaygılarını diğerlerinden anlamlı
düşük bulmuştur.
Hastane ve
ameliyathane ortamının hazırlanması
Çocukların ameliyata ve anesteziye hazırlanmasında
ortamın hazırlanması da önemlidir. Yurt dışında
bazı hastaneler çocukları ameliyata hazırlamak için
bazı programlar geliştirmişler. Ameliyat öncesinde de
bir ameliyata hazırlık özel günü düzenleyerek çeşitli
gösterilerle çocuklara ameliyathaneyi ve operasyonu tanıtmaktadırlar.
Bu program; film, video gösterileri, slayt gösterileri,
slayt gösterimi, fotoğraflar ve rankli kitaplar, kukla
gösterileri ile ameliyathane turları şeklinde düzenlenmektedir.
Çocukların kendilerini sıcak, tanıdık ve sevimli bir
ortamda hissetmeleri önemlidir.Ameliyatla ilgili oyun
oynamak çocuğun ameliyatı daha iyi anlamasını sağlayabilir.
Çevre düzenlemesi ve bu hazırlıklar çocuğun yanlış
algılarının ve korkularının tartışılmasına
olanak verir.
Ameliyat ayaktan yapılacaksa, çocuklar anestezi öncesinde
aileleri ile bekleyebilecekleri, yerlerin halı kaplı
olduğu, oyun alanı ve materyali bulunan, çocuğa uygun
sandalyelerin bulunduğu bir ortamda, anestezi hekimi ile
tanışmalı ve uyuyana kadar ailesi ile olmasına izin
verilmelidir.
Dr.Z.B.Semerci'nin
izni ile yayınlanmıştır. Teşekkürlerimle, İhsan Koşumcu
|