Gönül derdi ile yarın
aceb şuride şeydadır
Bu aşk içinde sankim ol
Bugün Mecnun-i Kaysa'dır

Ben eydürem ki ey gönül
O baki Şah sen de bir kul
Bu aşk senin haddin değil
Bu bir olur temnnadır

Gönül hiç sözüm işitmez
Gelüp kendüyi cem itmez
Beni bıraguben gitti
Durağı kuh u sahradır

Nasihatten direm bir söz
Bana hüccet kılur yüz söz
Direm bunu koyup gitme
Bana dir bu ne gavgadır

Ben eydürem bu yol uzak
Bu yola çok gerek yarak
Dedi bu yolda yok olmak
Hep esbab-ı müheyyadır

Dedim bu yol belalıdır
Cefa mihnetle doludur
Dedi kahrı nuru anın
Benim gözüme tutyadır

Dedim gönül bu yolda bil
Gerektir ağular yutmak
Dedi aşk ile zehr içmek
Bana sükkar u helvadır

Dedim gönül bu yolda sen
Gerek bin kez veresin can
Dedi bir günde bin kez can
Verirsem dahi sezadır

Dedim nola gönül gelsen
Benim bir halimi sorsan
Dedi bu yolda ben ü sen
Demeklik külli hatadır

Yine dedim ki hey gönül
Bu sevda key uludur key
Dedi sen beni yoğa say
Bu aşkın işi böyledir

Dedim gönül ki kendüden
Kimesne bu yola varmaz
Dedi benim bu varmağım
Girü anınla anadır

Bıraktı halkı gözünden
Geçüben kış u yazından
Elini yudu özünden
Hemen maksudu Mevla'dır

Bu Eşrefoğlu Rumi'nin
Ulaştı gönlü çün Dost'a
Temam kevneyni unuttu
Gönül dost ile tenhadır

Dahi gönül sözü çoktur
Eğer dersem anı olmaz
Ne hacet söylemek a'mma
Bilir arif ki ol nedir

1