VE  KAÇIŞ ......
 
( Suvla bölgesinde , kaçıştan hemen önce , Türk'ün eline geçmesin diye, bir
kısım malzeme denize atılıyor )



25 Nisan 1915 de çıkartma başladığında birleşik kuvvetlerce planlanan
ve umulan 10 gün içinde Çanakkale boğazının ele geçirilmesi idi.
Sonra donanma rahatça İstanbul önüne gelecek ve savaş bitecekdi.
Planlanan süreye yeni 10 günler, 100 günler eklendi , ilk çıkan yaklaşık
70000 kişiye yeni 70000 ler eklendi ve sonuç hiç .....
General Hamilton sürekli yeni kuvvetler istedi , yeni yerlerden yeni
saldırılar denedi , yeni komutanlar geldi ve sonuç hiç.....
Bu arada diğer savaş bölgelerinde de ( Fransa , Rusya ) birleşik kuvvetler
için durum pek parlak görünmüyor , buralarda da sürekli yeni kuvvetlere
ve malzemeye gereksinim ortaya çıkıyordu. Ve artık Londra' da Çanakkale'den çekilme gereğinden söz edilir olmuş , general Hamilton' un başarısına olan inanç sönmüştü.Yine de Deniz kuvvetleri  boğazın
tekrar zorlanması yönünde oldukça da güçlübir eğilim içinde idi.
Hamilton bir çekilme girişiminde asker ve malzemenin en az yüzde 50
sinin kaybedileceğini ileri sürüyordu.
Bu dönemde Bulgaristan' ın da Sırbistan'a harp ilan etmesi olayların
gidişini değiştirdi. Yunanistan Bulgar saldırısından korkarak yardım
istedi ve birleşik kuvvetler Selanik' e asker yolladılar. Böylece Çanakkale
ya kara savaşları için yollanabilecek son askerlerden de ümit kesildi.
15 Ekim'de olabildiğince nazik bir üslupla General Hamilton görevden
alındı ve yerine General Sir Charles Monro atandı. 18 Ekim'de İan
Hamilton bölgeden ayrıldı. General Monro gelene kadar yerine
Birdwood vekalet edecek ve bu arada Çanakkale savaşının kaderine
karar verilecekti.
9 Kasım da Lord Kischner gelerek bölgeyi gezdi durumu gördü. 22
Kasımda  Anzak ve Suvla bölgelerinin ( ama Helles'in değil )
boşaltılması ciddi olarak düşünülmeye başlanmıştı. Rus ve Fransız
yetkililerinin  Selanik 'e yığınağı tercih etmeleri ile bu bölgelerin
boşaltılması kesinleşti.
8 Aralıkta - sözde çekiliş gizlenerek - hazırlıklar için talimat verildi.
Anzak ve Suvla ( Arıburnu ve Anafartalar) bölgelerinden 80000
insan , 5000 hayvan , 2000 araç ve 200 den fazla top boşaltılacaktı.

( Yaralıların sandallarla boşaltılma düzeni )
Çekilmenin Türklere farkettirmeden yapılması kayıpların az olması açısından çok büyük önem taşıyordu. Planlar ,  Aspinall ve White
tarafından hazırlandı ; 25000 kayıp göze alınıyordu.
Ve 12 Aralık 1915 de asker de haberdar edilerek
çekilme resmenbaşladı.
Gündüzleri askeri etkinlik her zamanki gibi sürdürülüyor
- gibi yapılıyor - geceleri ise ayaklarına paçavra sarılmış askerler
siperleri yavaş yavaş boşaltarak büyük sessizlik içinde gemilere
binip gidiyorlardı. İngilizler geceleri yaptıkları taciz atışlarını
yavaş yavaş azaltarak gece sessizliğine de alışkanlık oluşturdular.
En öndeki siperler son ana kadar korunacak ara bölge
ve sahiller farkettirmeden boşaltılacaktı.
Kandırma için kukla askerler ;


Su ile çalışan mekanizmalarla kendi kendine ateş edip siperler dolu
imiş duygusu yaratan tüfekler kullandılar.Bu tüfekler tüm askerler çekildikten sonra bile bir müddet ateş ettiler  ve özellikle  bazı yerlerde , Türklerle düşman siperleri arasında sadece 10 metre olan Anzak bölgesinde çok yanıltıcı oldular.


Bunlara benzer pek çok  görsel hile kullanıldı.
- Bu 2 fotoğrafı da aldığım  Jul Snelders ' in sitesini  diğer benzeri fotoğraflar için
ziyaret ediniz , adresi linkler sayfasında bulunmaktadır. 

15 Aralıkta boşaltma hızlandırıldı ve 18 -19 Aralık gecesi yapılacak
son seferlerle kalan 20000 kişinin çekilmesi planlandı.

( Anzaclar dönüş için sandallarda )

Gece 22 de Anzac bölgesinde sadece 1500 kişi kalmıştı ve herkes
çekildikten sonra patlamak üzere Conkbayırı altına açılan bir lağıma
bir ton patlayıcı yerleştirilmişti.
Sabaha karşı 5.10 da Anzak ve Suvla bölgelerinden tüm İngiliz veAnzac
askerleri boşaltılmıştı. Son sandal uzaklaştı ve lağım patladı.
Aynı anda Suvladaki götürülememiş malzemelerin  deposu da patladı ;
Türk askerleri yamaçlardan koşup geldiler ama kimseler kalmamıştı..
İlginçtir ki 20 Aralıkta ciddi bir Türk saldırısı planlanıyordu..
İngilizler hiç düşünmedikleri şekilde tamamen kayıpsız çekilebilmişlerdi.
 
Anzak  ve Suvla' dan sessizce çekiliş Türkler için gerçekten şaşırtıcı
oldu ve tüm dikkat Seddülbahir bölgesine verildi çünkü birleşik kuvvetin
buradan da çekileceği ortaya çıkmıştı.
Bu yöredeki birleşik kuvvetler gerçekten de hiç olmadıkları kadar
tehlike altında idiler artık. Diğer bölgelerden Türk askeri kaydırıldı,
Bulgaristanın savaşa girmesi ile Almanyadan rahatça malzeme
gelebiliyordu hatta bir Avusturya-Macaristan makinalı tüfek takımı
bile geldi. Bölge çabuk boşaltılmaz ise İngilizler zorla denize
döküleceklerini anladılar.



Ocak başında bölgenin boşaltılması kesinleşti.
Helles bölgesinden de 5 gün içinde 35000 asker, 4000 hayvan ,
yüzlerce araç ve top boşaltılması planlandı ve diğer bölgelerdeki
gibi büyük sessizlik içinde , çeşitli yanıltmalarla ve gündüzleri herşey
olağanmış gibi davranılarak boşaltma yapıldı. Önce Fransızlar gitti.
En büyük tehlike en öndeki siperlerde bulunanlarda idi çünkü arkalarındaki siperlerde çok az asker kalmıştı ve bu kez İngilizleri ellerinden kaçırmamak için Türkler de titiz ve atakdılar. 7 Ocak 1916 günü büyük bir Türk
saldırısı gerçekleştirildi ancak geri püskürtüldü. Alman kaynaklar Türk
askerinin ilk defa çok istekli saldırmadığından söz etmektedirler.
Nedeni , bu saldırının  artık Vatanı korumak amacından çok , zaten
yenildiğini kabul etmiş gitmeye hazırlanan bir düşmanı arkadan vurmak
gibi görüldüğü biçiminde yorumlanmıştır.
8-9 Ocak gecesi son kalan yaklaşık 7000 kişi boşaltıldı. Bir komutanın
siperde unuttuğu çantasını araması ile kaybedilen süre de hesaba
katılırsa sabaha karşı saat 3.45 de Hellesde İngiliz kalmamıştı.
Son sandal kıyıdan açıldıktan 10 dakika sonra patlayıcı yerleştirilen
depolar havaya uçtu.
Türkler hücum ettilerse de - bu sefer dikenli tel engelleri , bubi tuzakları
yetişmelerini daha da zorlaştırmıştı - yine kumsallar bomboştu.

Birleşik kuvvetlerin Gelibolu macerası , Türklerin gerçek anlamda
göğüslerini Vatanlarına siper etmeleri sonucu  ,büyük bir hayal kırıklığı
ile son bulmuştu .

Bu macerada , tüm tarafların askeri otoritelerince kabul edildiği gibi
Birleşik kuvvetlerin olağanüstü başarısı çekilmeleri (!!) oldu.
 
 
ANA SAYFA     BİR SAVAŞIN SONU


This page hosted by  Get your own Free Homepage
 
 
1