|
BİRAZ GÜLELİM
SUÇLU MAHKUM
Başkan Temel, bir hapishaneyi ziyaret etmiş. Bir tanesi dışında tüm
mahkumlar suçsuz olduklarını, haksızlığa uğrayıp hapse düştüklerini
anlatıyormuş. O tek mahkum şeytana uyup bir suç islediğini, cezasını hak
ettiğini söyleyince Temel hapishane yöneticilerine dönerek;
-Ha pu atamu serbest bırakun, öteçi masum insanların ahlakını bozmasun!
DOMUZ ÖLDÜ
George W. Bush şoförüyle bir kır gezisine çıkar. Arabayla giderken
bir tavuğu ezerler. Meseleyi tavuğun sahibi olan çiftçiye kim anlatacak
diye düşünürken Bush âlicenap bir tavırla şoförüne şöyle der:
"Bana bırak. Ben Dünya'nın en güçlü adamıyım. Çiftçi bana muhakkak anlayış
gösterecektir." Bush çiftçinin evine girer ve bir dakika sonra da nefes
nefese koşarak geri döner.
Göz morarmış, surat dağılmış haldedir. Şoförüne "Çabuk toz olalım burdan!"
der.
Aksilik bu ya, arabayla daha 20 metre gitmeden bu defa da orada gezen bir
domuzu ezerler. Bush korkulu gözlerle şoförüne bakar ve "Şimdi adama gidip
söyleme sırası sende!" der.
Şoför çiftliğe gider. Bush da arabada bekler. 10 dakika, 20 dakika 30
dakika derken....Şoför bir saat sonra şarkı söyleyerek, gülerek, cepleri
para dolu ve kolunda irice bir meyve sepeti ile geri gelir.
Bush şaşkın bir halde sorar: "Çiftçiye ne dedin ki bu kadar ikrama boğdu
seni?" "Valla ben de anlamadım" der Şoför. "Ben ona sadece şöyle dedim:
İyi günler. Ben George Bush'un şoförüyüm. Domuz öldü!
SİTEM
Baba George Bush Ortadoğu gezisi sırasında Suudi Arabistan'a gider.
Çeşitli meseleler konuşulduktan sonra, Suudi Kralı Bush'a bir sitemini
iletir:
Sayın Bush, televizyonlarınızda gösterilen ve bizim de çok beğendiğimiz
Uzay Yolu dizisinde Enterprise gemisinde her milletten mürettebat var.
Avrupalılar var, Çinliler var, Japonlar var, Afrikalılar var, Mürettebat
arasında ne yazık ki hiç Arap yok. Bu bizim milletin ağrına gidiyor.
Bush hemen telefona sarılır, Hollywood'u arar ve Kral'a yanıt verir.
- Sayın Faysal o dizi 2300 yılında geçiyormuş . Hiç
Arap olmaması son derece normal. |
|