|
Eğitimciler Eylemde
Eğitim Sendikaları ilçe Başkanları İlçe Milli eğitim
Müdürlüğü önünde bir araya gelerek ayrı ayrı basın açıklaması yaptılar.
Türk eğitim Sen Bergama Şube Başkanı Sabri Yalgın açıklamasında "Son
zamanlarda okullarda yaşanan şiddet olaylarının kaygı verici boyutlara
ulaşmasını hep birlikte üzülerek izliyoruz. Okullardaki şiddete her gün
bir yenisi eklenirken, öğrenci ve velilerin endişeleri artık paniğe
dönüşmektedir. Okullarda öğrenci ve öğretmenlerin maruz kaldıkları şiddet
olaylarını geleceğe yönelik hem tehdit hem de önemli bir uyarı olarak
değerlendirmek gerekir" diyerek açıklamasında şunlara yer verdi.
"Okullarda yaşanan şiddet olaylarının tırmanışa geçmesi sonucunda yüzlerce
şiddet olayı meydana gelmiş ve bu olaylarda 9 öğrenci hayatını
kaybederken, 35 öğrenci ve öğretmen de yaralanmıştır. Okullardaki şiddet
olaylarının kökeninde kişilerin yaşadıkları yoksunluk, yoksulluk ve buna
bağlı hüsran var. Eskiden de yoksulluk vardı. Ancak şimdi şaşalı
hayatlarla kıyaslanan göreceli yoksulluk var. Bu durum mutsuzluğu
körüklüyor. Gelir dağılımındaki derin farklılığın artışı "Benim
olanaklarım neden yok" düşüncesi çocuğu popüler bir şekilde takdir
toplayan gayri meşru yöntemlere itiyor. Kendilerini beslemeyen eli
ısırıyorlar. Çocuğun elindeki araçla amaç arasında bir uçurum oluştuğu
zaman kolay olanı toplumun bir kesimi tarafından ödüllendirilen gayri
meşru yolu seçmektedir. Sonuçta şiddet ortaya çıkıyor. Çocuklar
erişkinliğe dönerken olumlu modeller vermek gerekir. O model emek sarf
etmeden konfora sahip olmuş ve emek sarf etmediği gibi ahlaki değerleri
yok saymış mafya dizilerindeki karakterler model olunca, yayınların
etkinliği inkar etmek yersiz olur.Bugün gençlerin yüzde 21'i mafya, yüzde
19.5'i komedi, dizisi izlerken yüzde 44.8'i aksiyon, macera, korku,
gerilim" türü filmleri izliyor.Bilgisayar oyun salonları ya da internet
cafelere giden öğrenciler arasında en çok oynanan oyun türü, yüzde 66.5
ile savaş ve dövüş oyunları, futbol oyunları yüzde 21, araba ve motor
yarışları yüzde 9.9 oranındadır.
Günümüzde öğrencilerin mafya dizileri, aksiyon, macera, gerilim, korku
türünde filmleri izlemeyi tercih etmesi, yine Internet cafeler de savaş ve
dövüş oyunlarının gençler tarafından öncelikle tercih edilmesi anlamlıdır.
Sorunu çözmek, "Olaylar münferit, medya abartıyor" gibi kolaycı bir
yaklaşımla görmeden, günü birlik müdahalelerle değil, uzun vadeli eğitim
politikalarıyla mümkündür. Bunun için başta öğrenci ve eğitim emekçileri
olmak üzere, eğitimin bütün bileşenlerine yönelik olarak kültürel, sosyal
yönden tatmin edecek altyapı çalışmalarının hızlı bir biçimde
gerçekleştirilmesi şarttır. Ayrıca okullarda rehberlik hizmetlerinin
işletilmesi ve buralardaki yetersiz personel sayılarının giderilmesi
gerekmektedir. Bugün 1400 öğrenciye 1 rehber öğretmen düşmektedir. Oysa
gelişmiş ülkelerde bu sayı 200 öğrenciye bir rehber öğretmendir. Veli,
öğrenci, öğretmen eğitimi önem kazanmaktadır. Çünkü gençliği anlama,
algılama, sorunlarına çözüm üretebilmek ve bu alandaki yetenekleri açığa
çıkarmak için eğitimin ne kadar önemli olduğu ortadadır. Okul içinde özel
güvenlik birimleri veya okul çevresinde polis yığarak sorunu kolluk
kuvvetleri ile çözmek sorunu başka yerler havale etmekten başka bir işe
yaramayacaktır.
Okullarda yaşanan şiddet olaylarının önüne geçebilmek için, ilgili tüm
kesimleri sorumlu davranmaya çağırıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı'nın
sadece "sempozyum düzenleyerek" okullarda şiddeti azaltmak mümkün
değildir. Başata biz eğitim örgütleri olmak üzere, öğrenci ve velilerle
birlikte herkes, okullarda şiddeti azaltmak için üzerine düşen sorumluluğu
yerine getirmeli ve acilen bir "kriz masası" oluşturulmalıdır. Bu noktada,
şiddetin hiçbir biçiminin toplumda kabul görmediğinin vurgulanması
önemlidir. Eğitim emekçilerinin, öğrencilerin ve velilerin arkalarında
toplumun ve eğitim örgütlerinin desteğinin hissetmeye ihtiyaçları vardır.
Her ilçe Milli Eğitim Müdürlüğünün, kendi ilçesinde; her okulunda kendi
bünyesinde şiddetle mücadele etmek için alınması gereken somut önlemleri,
ne yapılacağını ve nasıl önleneceğini gösteren bir eylem planı olmalıdır.
" Her şeyden önce devleti yönetenlerin, sorunu küçümsemekten kaçınmaları
gerekmektedir;
" Öğrenciler kadar, okul çağında olup da okul dışında kalan çocuk ve
gençlerle de ilgilenilmesi gerekmektedir;
" Televizyonlarda yayımlanan şiddet içerikli film ve diziler, çocukların
ayakta olmadığı saatlere kaydırılması gerekmektedir.
" Polis ve adliye, gençlik sorunlarının gideceği son merci olmalıdır;
" Okullardaki rehberlik uzmanları ile toplum içindeki aile danışma ve
yönlendirme merkezlerinin sayısı arttırılmalıdır;
" Bilgisayarlara filtre ve sanal oyunlara denetim daha ciddi anlamda
düşünülmelidir;
" Gençlerin tümünün eğitim olanaklarından yararlanmaları ve işe
yerleştirmede eşit koşullarda yarışmaları sağlanmalıdır;
Gençlere yönelik suç oranları ABD'de bizden fazla, Fransa'da sokağa taşan
gösteriler bizde olmaz. Tüm bunlar medyanın abartması gibi aymazlıklardan
vazgeçip çözümler üretilmelidir.
Eyüp Zeytinci
Eyüp Zeytinci ise açıklamasında şunları söyledi. "Muhasebat Genel
Müdürlüğü 28/11/2005 tarih ve 22055 sayılı yazısı ile Milli Eğitim
Bakanlığına bağlı kurumlarda çalışan personele ait maaş, ek ders ve
benzeri ödemelerin ilçelerde Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından tahakkuk
ettirilerek ödeneceğini bildirmiştir. Bergama'daki okulların ita amiri
olan Bergama İlçe Milli Eğitim Müdürümüzün buna dayanarak tüm okulları bir
bankaya toplama gayretleri bizleri üzmüştür. Şöyle ki: Birkaç aydan beri
Bankalarla sözleşmesi biten okulların yeni bir bankayla anlaşmasına engel
olunmuş ve mart ayı sonuna geldiğimizde 24 mart 2006 tarihinde okul
müdürleriyle yapılan toplantıya, İş Bankasının Müdürü de katılmıştır. Bu
toplantıda, bundan böyle maaşların İş Bankasından alınacağı duyurulmuştur.
Bizler bu toplantıda maaş alınacak bankanın tespit edilmesini beklerken
bir sürprizle karşılaşmanın şaşkınlığını yaşadık. İsterdik ki banka
seçiminde maaş sahiplerine de sorulsun. İsterdik ki şeffaf bir uygulama
yapılsın. İsterdik ki çalışanların yararı gözetilsin.
Burada akla bir çok soru gelmektedir.
-Bergama'da ki Bankaların tamamıyla görüşülmüş müdür? Hayır. (Sadece iki
bankayla görüşülmüştür. Garanti Bankası, İş Bankası)
-Diğer bankaların kurumlara yardım amacıyla teklif ettikleri promosyon
miktarı belli midir?
-Banka tespit edilirken bir komisyon oluşturulmuş mudur?
-Yapılan anlaşmanın şartlarını biliyor muyuz?
-Okullara verilecek miktar bellimidir?
-Maaş sahiplerinin görüşü alınmış mıdır?
-Söz konusu bankanın fiziki kapası buna müsait midir?
-Yapılan anlaşma maaş sahiplerine bir avantaj sağlıyor mu?
-Hizmet kalitesinin dışında, alınacak olan promosyon çalışanlara ödenecek
mi?
Promosyon Hakkımız Söke Söke Alırız
Öyleyse bu dayatma nedendir?
Şeffaf olmayan, şaibeye yol açarak maaş sahiplerinin yararının
gözetilmediği bir banka anlaşmasına zorlandığımızı düşünüyoruz.
Şaibeli anlaşma istemiyoruz.
Bu konuyla ilgili İlçe Milli Eğitim Müdürümüzle görüştük ve yapılan bu
uygulamadan, dayatmadan vazgeçilmesini istedik. Bu anlaşmanın maaş
sahiplerine bir yarar sağlamayacağını, aksine maddi kayba ve bankada ki
yoğunluktan dolayı zaman kaybına uğrayacağımızı ifade ettik. Mevcut
müşterilerine ilaveten yaklaşık 500 kişinin birden bir bankaya
yüklenmesinin sakıncalı olacağını söyledik. Bütün çabalarımıza rağmen
kendilerini ifade edemedik.
Ve öğrendik ki haberimiz ve onayımız olmadan hepimizin adına banka
hesapları açılmış, banka kartları hazırlanmış ve dağıtılmaya başlanmış
bile.
Bankalar tarafından ödenen promosyonlar çalışanların hakkıdır.
Promosyonlar çalışanların maaşları sayesinde elde edilen gelirdir.
Dolayısıyla sosyal hukuk devleti olmanın gereği olarak da bu promosyonlar
çalışanlara ödenmelidir"dedi.
Promosyon hakkımız söke söke alırız
Zeytinci ayrıca "Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü 05/12/2005
tarih ve 22580 sayılı yazısında; "Bankalarca yapılan bu protokoller
karşılığında sunacakları hizmet kalitesinin dışında ilgili kurumlara
promosyon adı altında ayni veya nakdi ek imkanlar da bulunmamakla
birlikte, uygulamada bu imkanlar kurum hizmetlerine tahsis edilebildiği
gibi çalışanlara da paylaştırılabilmektedir. Bankalar tarafından verilen
promosyonların dağıtımı hususundaki düzenleme çalışmaları devam etmekle
birlikte bu aşamada sunulan bu ek mali imkanların ne şekilde kullanılacağı
yukarıda belirtilen uygulama çerçevesinde tahakkuk daireleri tarafından
kararlaştırılmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir" ifadelerine yer
verilmiştir" şeklinde konuştu. |
ismetbaytak@hotmail.com
ismetbaytak@kuzeyege.net
bergamaturkey@yahoo.com
kuzeyege@yaoo.com
|