İngilizler ve Ruslar 1908 de Reval 'de Osmanlı İmparatorluğunu
paylaşmayı
görüştüler.Bu paylaşıma katmadıkları
Alman
İmparatorluğu da kendi çıkarları
açısından - Berlin/Bağdat demiryolu hattı
gibi -
Osmanlı
İmparatorluğuna özgün
bir siyasetle yaklaştı . Bu süreçde
İngilizlerin
Osmanlıları daha da uzaklaştıran yanlış
politikalarına karşı
gücü elinde
tutan İttihat ve Terakki 'li yöneticilerin de Alman sempatizanı
-
olması
, gelecek bir savaşda tarafların şekillenmesine şimdiden
yol açıyordu
1914 Haziranında Avusturya veliahtı sırp suikatçı
tarafından öldü -
rüldü ve
kısa bir süre sonra da Avusturya Sırbistana savaş
ilan etti.
27 temmuzda Rusyanın
Sırbistanın yanına katılması ile
savaş yayılmaya başladı.
1 Ağustosda İstanbul'da
Osmanlı İmparatorluğu ile Almanya arasında bir
anlaşma yapıldı , buna Avusturya da katıldı.
Anlaşma ,Rusya'nın Almanya ve Avusturya'ya savaş açması
durumunda Osmanlı İmpara- torluğunun da Rusya'ya savaş
ilan etmesini esas almaktaydı .
2 Ağustosta Almanya
Lüksemburg'a girince İngiltere ültimatum verir
ancak Almanya'nın
gerilemek söyle dursun Belçika'ya da girmesi ile
İngiltere
savaş ilan eder , Fransa da devamında savaşa girecektir.
Bu
arada Osmanlı
İmparatorluğu hala tarafsız görünmektedir.
3 Ağustos da Çanakkale boğazına bir savaş önlemi
olarak mayın dökülür.
Kuzey Afrikadaki
bazı Fransız mevzilerini bombalayan Alman donan-
masının
Goeben ve Breslau gemileri , gerilerindeki İngiliz donanmasının
gemilerinden kaçarak
Çanakkale boğazını geçerler ve İstanbul
limanına
biraz da tehditle
girerler.
Bu konuda
,aşağıdaki resmi de aldığım, Linklerde
belirtilen sitenin (Goeben and Breslau)
ziyaret edilmesi
çok yararlı olur -
( Goeben ve Breslau)
Tarafsızlığını
koruma çabalarını sürdüren Osmanlı
İmparatorluğu
aslında uluslararası
anlaşmalara hiç de uymayan bu durumu biraz
olsun hafifletmek
için bu gemileri satın aldığını
bildirdi ve gemilere
Yavuz Sultan Selim
ve Midilli adları verildi.
İlginçdir
ki İtilaf devletleri bu çözüm karşısında
aşırı bir tepki göster-
mediler hatta bu
sessizlik üzerine Osmanlı İmparatorluğu 7 Eylül
de
kapitülasyonları
kaldırdığını ilan etmesine rağmen yine
tepkisiz kal-
dılar. Rusya'ya
desteklerini sürdürebilmeleri için boğazların
kapatıl-
maması gerekiyordu
ve savaş ilan etmeleri bu desteği yok edecekdi.
Buna karşılık
Almanya Osmanlı İmparatorluğunun biran önce sava-
şa girmesi
için baskı yapıyordu. Bu katılım Rusyanın
yeni cepheler -
de savaşmasına
- Kafkaslar gibi - neden olacağı için Almanyanın
,
orta avrupadaki Rusya'ya
karşı yükü hafifleyecek üstelik İngilizler
de
yeni cephelere -
Mısır gibi - kuvvetlerini bölmek zorunda kalacaklar-
dı. Almanlar
savaşın getireceği ekonomik yük için de destek
sundular.
Yaklaşım
ilk meyvalarını verdi ve 27 Eylül de boğazların
kapatıldığı
ilan edildi. General
Souchon komutasıda Yavuz ve Midilli , Karadenize
çıktılar
ve 29 Ekim'de bazı Rus limanlarını bombaladılar.
Ertesi gün
Rusya Osmanlı
İmparatorluğuna savaş ilan etti. Bunu birkaç gün
sonra da İngiltere ve Fransa izlediler .
Böylece dünyanın
en büyük ilk savaşının tarafları açıkca
belirlenmiş ve
ölüm kusan
binlerce silah karşılıklı ateşe başlamışlardı.
3 Kasım 1914
, İtilaf devletlerinin 6 savaş gemisi Rus limanlarının
bom-
bardımanına
misilleme olarak Çanakale boğazının dış
hattındaki Orha-
niye , Seddülbahir
ve Ertuğrul tabyalarını bombalarlar. 5 subay ve 81
er şehit olur.
Bunları , kısa süre sonra başlayacak Çanakkale
savaşlar-
larında ne
yazık ki binlercesi izleyecektir.
Kasım 'ın
ilerleyen günlerinde ve Aralıkta İtilaf devletlerinden
Osman-
lıya yönelik
herhangi bir hareket başlatılmaz , bu katılımın
olması bu
aşamada
zaten işlerine gelmemiştir. Osmanlı İmparatorluğu
ise Rusya
ya karşı
Kafkaslarda harekattadır aynı zamanda güneyde de Mısır'a
inme çabasındadır.
Rus çarının
İngiltere'den Osmanlıya karşı en azından
göstermelik bir
saldırı
yaparak Rusya üzerindeki yükü azaltmasını
istemesi ile Türkiye'
ye yönelik bir
harekat ciddi olarak düşünülmeye başlanır.
Yunanistanın
Gelibolu yarımadasına asker çıkartması
için daha önce
hazırlanmış
planlar yine gözden geçirilir ancak buna karşılık
Yunanistan
olası bir
Bulgar saldırısına karşı garanti istemektedir...
Sonunda bu seçenek
kabul görmez ancak İngiliz savaş konseyi
savaş bakanı
Lord Kitchener ve Amirallik Lordu Churchill' in yaklaşım-
ları ile Çanakkale
boğazına bir deniz harekatına karar verirler.
1. Deniz Lordu Fisher
bu saldırının karadan da desteklenmesini önerirse de bu fikir şimdilik benimsenmez..
|
Lord
Kitchener İngiltere'nin askerliğe davet ilanlarında
bile yer alacak kadar karizmatik bir kişi idi...
|
Donanma
komutanı Amiral Carden ,Çanakkale boğazının
denizden,
savaşarak geçilmesi ve İstanbul' a erişilmesi
için planlar hazırlar ve 13
Ocak da sunar.Bu , çatışarak , kıyıdaki savunmayı
yokeder ,ağır bir geçiş
olacaktır.15 Ocakda hazırlıklara başlanır
ve büyük geçiş günü gelene dek
kıyı savunmasının olabildiğince susturulması
, mayınlanmış yörelerin
temizlenmesi , keşif ve yanıltmaya yönelik küçük
seferlerin yapılması için
harekete geçilir...
ANA SAYFA
ÇANAKKALE DENİZ SAVAŞI
This page hosted
by
Get your own Free Homepage